Yazacaklarımı çok daha iyi anlamanız için şu https://www.gercekgundem.com/siyaset/211648/telefon-sapigini-suleyman-soylu-ve-abdulhamit-gul-yakalatti linki tıklamanızı, linkteki haberi okunmanızı rica edeceğim.
Biliyorum, günü geçmiş; ama güncel ve güncelliğini koruyan bir konu.
İlk başta şöylemeliyim ki:
Kadına yönelik taciz, saldırı vb iğrenç, insanlık dışı olaydır ve ayıplıyor, şiddetle kınıyorum. Güzel ülkemizde artık bu sorun, sorun olmaktan çıkartılmalı.
Haberde anlatılan “polis ve savcılık ilgisizliği” hiç hoş değil!
Ama…
Geçen dönem, partim CHP’mden Milletvekilliği yapan (İstanbul 1’inci Bölge’den seçilmişti” gazeteci kökenlinin uğraşı, uğraşından olumlu sonuç alması çok hoş.
Kendisini, kendisiyle birlikte İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu, Adalet Bakanını Abdülhamit Gül’ü ve Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurulu üyesi Korkmaz Karaca’yı kutla kutlarım.
Ancak…
İsterdim ki, güzel ülkemizde bu ve benzeri olaylar olmasın, yaşanmasın.
Olduğunda da, yaşandığında da, araya, biri, birileri girmeden, sorunun, kamu görevlileri tarafından çözülsün.
O kadar mı zor?!
Değil…
Öyle ise?!.
Anlayış efendim anlayış!..
Ülkesini iyi yönetemeyen siyasi kadroların iktidarlarında, bu gibi durumlar ne yazık, ne acı ki, kaçınılmaz!
İktidardaki ve muhalefetteki siyasi kadrolar, ülkelerinden ve halklarından yana olmaz, siyasa (politika) izlemezse, o ülkelerde “iyi yönetim” beklenemez, beklenmemeli!
Asıl değinmek, vurgulamak istediğim konuya gelirsem…
Önce, olayla, Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurulu üyesi Korkmaz Karaca’yı –ilgilenme alanı bakımından- ilişkilendirmediğimi belirtmeliyim.
Örneğin:
“Ekonomi Politikaları Kurulu”ndan değil de “Politikalar Kurulu”ndan biri olabilirdi.
Geçelim…
Yaşanan ve benzerleri de yaşanan, yaşayacak sorundan birinin çözümünde yadsınamaz katkısı olan CHP eski Milletvekili, gazeteci –adını anmak istemiyorum. Çünkü katı ve keskin Atatürk karşıtı Nagehan Alçı’ya, o yıllarda yönetiminde olan www.gercekgundem.com internet gazetesinde köşe yazarlığı önerdi-, CHP’ye, CHP’lilere ağıza alınmayacak sözler ederek, CHP yöneticilerini, Milletvekillerini adam yerine koymamaya özel özen gösteren, yasa tasarısı önerilerine hep “Hayır” diyen, onların soru önergelerine yanıt vermeyen -verseler de aylar sonra veren-, seslerine kulak tıkayan, çağrılarına, istek ve önerilerine duyarsız kalan, randevu vermeyen, telefonlarına çıkmayan vb AKP iktidarının “atanmış bürokratlar”ına bu kadar çabuk nasıl ulaşabiliyor, ulusun yarası sorunu çözdürebiliyor?!.
Benzer bir girişimde CHP’li –eski de değil- bir başka Milletvekili bulunsa, anılan iki bürokrat Bakan ve Cumhurbaşkanlığı Kurul Üyesi bürokrata ulaşması olası mı?
Ben olası görmüyor, göremiyorum!
Bu eski Milletvekili, gazeteci nasıl ulaşıyor?!
Haberde, Gürkan Hacır’ın dediği gibi, gazeteci, eski Milletvekili olduğu için mi?
Geçiniz!
Anımsayın:
Halk TV’de hafta içi 11.00-13.00 saatlerinde canlı yayınlanan Ayşenur Arslan’ın “Medya Mahallesi” programına geçmiş yıllarda konuk olduğunda, Arslan “Sen bu kulis bilgilerini nereden alıyorsun? Söyle de bilelim” dediğinde, “AKP’li kaynaklarımdan…” yanıtını vermişti.
Nagehan Alçı olayından sonra, bu yanıtından da ciddi rahatsız oldum ve sık sık gündeme getirdim, yerdim, adını “çocuk” koydum, “AKP’nin, CHP içindeki adamı” diye “işkillendim”!
O kadar da çoklar ki!
Bu son olayını, “işkillenmem”e haklılık kazandırır içerik ve nitelikte görüp kanısına varınca, yazmaya, sizlerle paylaşmaya karar verdim.
Amacım, içimizdeki karşıtları bulup çıkarmak, bilgi ve değerlendirmeye sunmak, sonra da öz yerlerine göndermek.
Vücuda saplanmış dikeni bulup çıkarmak ve kaldırıp atmak gibi…
Yorum Yaz