EKREM İMAMOĞLU “OLAMAZSA”, CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞINA EŞİ DİLEK İMAMOĞLU’NUN DÜŞÜNÜLMESİ!..

  • 0
150 150 bakikarakol

Başlık konusuna geçmeden…

23 Şubat 2025 Pazar günü Ankara Spor Salonu’ndaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP)’nin 8’inci Olağan Büyük Kongresi’nde, AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı konuşmaya da değinmeden… https://www.tccb.gov.tr/haberler/410/156728/-sadece-secimleri-kazanarak-degil-gonulleri-kazanarak-22-yildir-iktidardayiz-

 

https://www.akparti.org.tr/ana-slider-haberleri/cumhurbaskanimiz-ve-genel-baskanimiz-erdogan-partimizin-8-olagan-buyuk-kongresi-nde-konustu-23-02-2025-13-21-43/

 

İki ayrıntıya dokunup geçeceğim.

Resmi kayıtlarda partinin adı “Adalet ve Kalkınma Partisi”dir; partinin kısaltılmışı “AK Parti” olarak belirlenmiş; ama partililer ve Cumhur İttifakı’ndakiler dışında hemen hemen herkes “AKP” der; diyenlerden, yazanlardan biri de benim.

AKP’nin ne Genel Merkez binasındaki ne de il, ilçe başkanlık binalarındaki tabelalarda “Adalet ve Kalkınma Partisi” yazmaz, “AK Parti” yazar.

Hiçbir partili de “Adalet ve Kalkınma Partisi” demez, “AK Parti” der.

Sanki partilerinin adını unutmuşlar!

Sanki partilerinin adını resmen/hukuken değil, fiilen değiştirmişler!

Bu ayrıntı, muhalefet parti yönetiminin hiçbirinin dikkatini çekmedi, çekmiyor!

 

İkinci ayrıntı; Büyük Kurultay’da, AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanımız” sözcükleriyle anons edilince, yıllar önce usuma takılan, sıkça yazmama karşın kimseye anlatamadığım konuyu anımsadım:

Ülkemizde 16 Nisan 2017’de Anayasa maddelerinin değişimini içeren bir halk oylaması yapıldı.

“Kabul edildi”ği Yüksek Seçim Kurulu’nca “resmen” açıklanan o değişen maddeler içinde, “Siyasi Parti Genel Başkanı, Genel Başkanlık görevinden istifa etmeden Cumhurbaşkanı adayı olabilir; Cumhurbaşkanı seçilmesinde, parti üyeliğinde, parti Genel Başkanı görevinden istifa etmez” diye bir kayıt var mıydı?

“Milletvekili, Cumhurbaşkanı adayı olur ve seçilirse, Milletvekilliği düşer” kaydı var ama Genel Başkanlar için yok.

Hukuken olmayan, fiilen uygulanıyor!

Nasıl olur?!

Muhalefet Partilerin yöneticileri bu konuya da duyarlılık göstermedi, göstermiyor!

 

Dün (25 Şubat 2025 Salı) CHP grup toplantısı vardı; Genel Başkan Özgür Özel uzun uzun konuştu.

Yazımın bitimine yakın, Özel’in konuşmasının sonlarındaki çağrıyı alıntılayacağım.

 

Şimdi başlıktaki konuya geçeğim.

 

Pazartesi (24 Şubat 2025) günü, Cumhuriyet Gazetesi’nin resmi internet sitesinde //Çok konuşulacak ‘Dilek İmamoğlu’ iddiası: ‘Ekrem Bey’in diploması yok sayılırsa aday olacak’// https://www.cumhuriyet.com.tr/siyaset/cok-konusulacak-dilek-imamoglu-iddiasi-ekrem-beyin-diplomasi-yok-2303113 başlıklı haber ilgimi çekti, dikkatlice okudum.

Haber özetle şöyle:

Gazeteci Nuray Başaran, tv100 kanalında Cansu Canan Özgen ile “Hayata Dair” programına konuk oluyor; İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’yla ilişkilendirilen “sahte diploma” soruşturmasından olumsuz bir karar çıkarsa, CHP’nin yaşama geçireceği savlanan “seçenek” (alternatif) “plan”ından söz ediyor ve “Ben İmamoğlu’nun diplomasının yok hükmünde sayılacağını düşünüyorum” diyor, “Tabi bunun hukuki aşamaları var. Vaktimiz olmadığı için konuşmuyorum. Ama burada bir kulis bilgilini paylaşmak istiyorum. Yani ben şaka gibi sandım ama ciddi düşünüldüğünü söylediler. Ekrem Bey’in diplomasının yok hükmünde sayılırsa eğer Dilek İmamoğlu‘nun aday olacağını duydum. Çok da şaşırdım. Önümüzdeki günlerde bunu tartışıyor olacağız. Bununla ilgili toplantılar yapılmış. Bana şaka gibi geldi ama yok, ciddi bir şekilde tartışılıyormuş.” diye ekliyor.

 

Haberi okuduktan sonra usuma –her nedense-, Arjantin Devlet Başkanı Isabel Martínez de Perón geldi; yaptığım ilk iş de, şu yazdıklarımı X hesabımdan paylaşmak oldu:

BÖYLE BİR SEÇENEĞİN DÜŞÜNÜLMESİ BİLE ÇOK YANLIŞ!..

BU, KİMİN USU, BİLMİYORUM AMA BU US SAHİBİ GUGUK KUŞU’NUN TA KENDİSİDİR!..

UMARIM CHP’DEN AÇIKLAMA GELİR!.. https://x.com/BakiKarakol/status/1893958312992936028

 

Gelmedi!

 

 

Benim tepkim, Nuray Başaran’ın gazeteciliğine değil; Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu’nun “Cumhurbaşkanı adayı” yapılmasına ya da olmasına hiç değil;  “Ekrem İmamoğlu olmadı, yerine eşi Dilek İmamoğlu Cumhurbaşkanı adayı olsun” diye düşünen, toplantı ve çalışmalar içine giren “sözde CHP’liler”e idi!..

 

Gerçek CHP’li böyle bir düşünce ve eylem içine girmez, giren, CHP’ye yerleşmiş, yerleştirilmiş “guguk kuşu”nun ta kendisidir.

 

Evet, ben de biliyorum, “İmamoğlu Ailesi” CHP’li değildir, merkez sağcı ailedir.

Ekrem İmamoğlu da, ailesinin siyasi yapısındadır; ama “guguk kuşu” değildir.

Ancak…

Cumhur İttifakı ve Cumhur İttifakı’nın birinci büyük partisi AKP’nin, siyasi söylemleri, siyasi eylemleri, kazanmaları ve çalışmalarıyla siyaseten yenemediği; Cumhur İttifakı’nın irili ufaklı ortaklarının, “iktidar gücü”nü, etkinliğini kullanarak, siyaseten yenmek, siyasi alanın dışına, çok uzağına atmak için ellerinden geleni yaptıkları, yaptırdıkları bir siyasi.

 

“Planlanan zaman dilimi”nde, Ekrem İmamoğlu gözlem altına alınabilir, Savcı karşısına, oradan Yargıç karşısına çıkarılıp tutuklanabilir, cezaevine konabilir!

Yüksek olasılık!

Kimse “Hayır, böyle bir şey olmaz, olamaz” demesin!

Olur!

Üzgünüm!

 

Gene üzgünüm, ne CHP, muhalefetin tamamı “önleyici” bir şey yapamaz!

5-6 ay içinde yaşananlara bakılırsa, iyi anlaşılacak!

Tepki vermekten öteye gidilemeyecek!

Çünkü toplum örgütlü değil, “örgütlenme” ve “örgütlü eylem yapma” bilincinden ciddi biçimde yoksun; üstelik baskı, korku içinde!

 

Çözüm, çare, “Ekrem İmamoğlu olmadı, eşi Dilek İmamoğlu olsun” değildir!

 

Herkesten çok, siyasamızda, kadınlarımızın etkin olmalarını, Cumhurbaşkanı, Siyasi Parti Genel Başkanı, Milletvekili makamlarında oturmalarını istiyorum.

Hiçbir siyasi kadınımızın bir Tansu Çiller, bir Meral Akşener, bir Özlem Zengin, bir Serap Yazıcı Özbudun vb olmasını istemem.

 

Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu’nu tanımıyorum, siyasi bilgisini, direncini, kararlılığını, savaşımcılığını bilmiyorum.

Ama gözlemlediğim kadarıyla, Dilek İmamoğlu, içinde bulunduğumuz süreçte “Cumhurbaşkanı adaylığı”nı sırtlayacak donanımda değil!

Hele de eşinin önünü kesmek için yapılanlar, moralini boşmuş, cesaretini kırmış, hevesini kaçırmıştır!

Çocukları, yakınları, sevenleri karşı çıkar!

 

Kısaca, olmayacak duaya amin demek gibi!..

 

Bunu, CHP’deki “guguk kuşları” da biliyor, bilerek “lades” diyorlar.

 

Özgür Özel ve ekibi, içlerindeki “guguk kuşları”nı görmedikleri gibi, onların ve başkalarının oynadıkları, oynattıkları oyunları göremiyor!

Görselerdi, olanların en az yarısı olmazdı.

 

Özgür Özel’e ta baştan önerdim:

“Siyaset üretim birimi” kur.

Dikkate almadı.

Uyaklı (kafiyeli) anlık söylemlerde karar kıldı!

 

Dünkü grup konuşmasında da değindi:

“Önseçim”!

Cumhurbaşkanı adaylığı için tek Ekrem İmamoğlu var, başka yok, Özgür Özel hala “Önseçim” diyor!

Bir yığın gerekçe sıralıyor ama hiç biri gerçekçi, inandırıcı değil!

 

Uzatmayayım; yazımı, Özgür Özel’in “Çağrım tüm Türkiye’yedir. Gel, adayını seç ve tarihe geç. Hepinizi bekliyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi olarak tarihin akışını değiştirmeye, o akışı değiştirecek adayı belirlemeye her birinizi davet ediyorum. Gelin, seçin ve tarihe geçin.” https://www.cumhuriyet.com.tr/siyaset/son-dakika-chpye-gecmek-istedi-diyen-ozel-serap-yazici-2303596 tümceleriyle bitireyim…

  • 0

Yorum Yaz

Email adresiniz paylaşılmayacak.