Dün (14 Ocak 2025 Salı), www.sozcu.com.tr’de “Ankara kulislerinde bugün en çok konuşulan açıklama: DEM Partili Çandar’ın bu iddiası yalanlanmadı” https://www.sozcu.com.tr/ankara-kulislerinde-bugun-en-cok-konusulan-aciklama-dem-partili-candar-in-bu-iddiasi-yalanlanmadi-p127156 başlıklı bir haber vardı.
İlginçti.
İlgimi çekti.
Bana, birbirlerini altlara çeken “gündem”dekileri unutturdu; beni, bilgisayarımın başına oturttu…
Yazacaklarımın daha iyi anlaşılması için, öncelikle, az yukarda linkini verdiğim haberi okumanız gerektiğini söylemeliyim.
Dediğimi yaptıysanız…
Ben de, “Savın sahibi Diyarbakır DEM (Halkların Eşitlik ve Demokrasi) Partisi Milletvekili Cengiz Çandar ‘bilgiye dayanarak söylüyor’ ise” diyerek yazacaklarıma başlayayım.
Ancak…
https://www.haberler.com/cengiz-candar/biyografisi/ linkinden biyografisini okuyacağınız Cengiz Çandar, 1970’li yılların sonlarına doğru, Cumhuriyet Gazetesi’nin gerçekten usta “Ortadoğu” muhabiriydi; haberlerini, iştahla okur, bilgilenirdim.
Ama sonraları öyle bir savruldu ki!..
Dün öğleden sonra Medyascope yayınına katılıyor, ucu çok derinlere ve çok başka yerlere giden savlarda bulunuyor.
Yukarıda verdiğim linkten okuduğunuz için tekrar etmeyeceğim.
Benim burada için için yandığım, “Öcalan, ziyaret sırasında ‘Ahmet Türk, Kürt toplumunda saygın bir isimdir, o da heyette olsun’ diye ısrarcı olunca, Türkiye Cumhuriyeti devleti, Mesut Barzani’ye haber vermiş. Demiş ki: ‘Ahmet Türk senin için böyle laflar etmişti, girsin mi heyete? Sen ne diyorsun?’ O da ‘Benim için söylediklerini biliyorum ama Kürt toplumunda karşılığı olan bir isimdir, benim için sakıncası yok’ manasında bir cevap vermiş. Bu görüşmelerden sonra Ahmet Türk de İmralı heyetine katılmış.” paragrafında edildiği “savlanan” sözlerdir!
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, PKK terör örgütü başı “bebek katili” Abdullah Öcalan’ın istemi, yönlendirmesi ve İngiliz ajanı Molla Mustafa Barzani’nin oğlu Mesut Barzani’nin “… benim için sakıncası yok” demesi ile mi siyasa, yol belirleyecek, hareket edecek?!
Hayır!
Kabul etmiyorum!
Emperyalist İngiltere ve emperyalist Amerika, Ortadoğu’da, öncelikle Irak’ta, sonra Suriye’de, kendi aralarındaki savaşı, “vekalet savaşçıları”yla yapıyor!
Ucube “Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”nin ürünü “Cumhur İttifakı” ve “Cumhur İttifakı İktidarı” da, “bebek katili” ile “İngiliz ajanı babanın oğlu”ndan “çare arayışı”nda!..
Bu arada…
Dünkü grup konuşmasının sonlarında “Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı sözünün eridir” https://www.mhp.org.tr/htmldocs/mhp/5381/mhp/Milliyetci_Hareket_Partisi_Genel_Baskani_Sayin_Devlet_BAHCELI__nin_TBMM_Grup_Toplantisinda_yapmis_olduklari_konusma_14_Ocak_2.html diyerek, Genel Başkanı olduğu MHP’yi, Cumhur İttifakı’ndan ayrıştıran, “İmralı görüşmeleri süreci”nin başlatanı Devlet Bahçeli’yi sözleriyle baş başa bırakırken…
AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 11 Ocak 2025 Cumartesi günü partisinin Diyarbakır 8’inci Olağan İl Kongresi’nde yaptığı konuşmasındaki “Terör örgütünün kendini feshetmesi, silahların kayıtsız şartsız teslim edilmesi, örgütün siyaset üzerindeki vesayetinin tamamen kaldırılması…” https://www.akparti.org.tr/gundem-haberleri/cumhurbaskanimiz-ve-genel-baskanimiz-erdogan-partimizin-diyarbakir-8-olagan-%C4%B1l-kongresi-nde-konustu-11-01-2025-16-39-52/ sözlerindeki son sözcüklere takıldım.
Ve…
“PKK terör örgütü, siyaset üzerinde nasıl ‘vesayet’ kurar/kurabilir ki, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Cumhurbaşkanı, PKK terör örgütünden, siyaset üzerindeki ‘vesayet’ini kaldırmasını dile getirir ve böyle istemde bulunur?!” sorusunu kendime sordum!
Ülkesine, halkına, Atatürk’üne sevdalı 70 yaşında bir Türk olarak, kendime sorduğun soruyu sizlerle paylaşmak istedim…
Yorum Yaz