Ekonomik çöküntü…
İşsizliğin, ayrımcılığın, kayırmacılığın, yargıda yanlılığın tavan yapması…
Paramızın pul, itibarımızın sıfır olması…
Sel felaketi, ormanlarımızın günlerce (bugün 8’inci gün) cayır cayır yanması…
Ve benzeri…
Ucube “Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”ni, bunun “Cumhur İttifakı” ile “Cumhur İttifakı İktidarı”nı bitirmiştir!
AKP iktidarlarının ve “Cumhur İttifakı İktidarı”nın uydusu, yardım ve yardakçısı muhalefetin de maskesini indirmiş, toplumsal muhalefetin gerisine düşürmüş, bitiş şeridine (kulvarına) sokmuştur!
Ülkemizin ve halkımızın, ucube “Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”nden, sistemin “Cumhur İttifakı İktidarı”ndan ve toplumsal muhalefetin çok gerisinde nal toplayan muhalefetten kurtulmaya…
Halkın ve ülkenin sorunlarına planlı, programlı yaklaşacak, ülkeyi ve halkı aydınlık yarınlara planlı, programlı taşıyacak, Kamutay’ı (Meclis’i) halkın ve ülkenin sorunlarının, geleceğinin konuşulduğu, en doğru, en gerçekçi kararların alınacağı, aksatmadan yasalaştırıp uygulamaya sokacak hale getirecek, çağdaş, demokrat, laik iktidara…
Ve de…
Kamutay içinde, kamutay dışında halkın muhalefeti olacak muhalefete…
Çok acil gereksinimi var!
Adam gibi muhalefet veya gerçek anlamda halkın muhalefeti olsaydı, bu günlerin anası ucube “Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” halka anlatılabilseydi…
Ucube sistem, her tür düzeneğe karşın halkoylamasında açık arayla kabul edilmez, ret edilirdi.
Dünyada ilk ülkemizde yasalaşarak uygulanan ucube “Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”nin en büyük özelliği, insanlarda düşünmeyi, devlette planlamayı kaldırmak, yok saymaktır!
Bir örnek vereceğim:
Ülkemizde Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) vardı.
5 Ekim 1960’ta kurulmuştu.
8 Haziran 2011’de de kapatıldı.
Kapatan, AKP iktidarıydı.
Öyle sessiz sedasız kapattı ki, kimsenin haberi olmadı!
Sonraki yıllarda kapatıldığı bilindi!
Atatürk Orman Çiftliği’ne Saray yapılmasını gününde dillendirmeyen, ancak bittikten sonra konuşur olan, partim CHP’min ne yazık ki başındaki “adı lazım değil”, DPT’nin de kapatılmasında dut yemiş bülbüle dönmüştü!
Bilinçsizce değil, görevi gereği böyle davrandığını düşünüyorum!
“Adı lazım değil”in ve “dostları”nın görevlerinden biri ise halka, anlatılması gerekenleri, anlaşılır dille anlatamamaktır!
CHP’li kimi Milletvekillerinin anlatım konularındaki verimliliklerini, başarılarını, emekleri yadsıyamam.
Onlar da olmazsa, CHP’m hepten, Devlet Bahçeli Genel Başkanlığındaki MHP’ye dönecek!
“Adı lazım değil” efendi hazretleri (!), www.gercekgundem.com internet gazetesinin “Kılıçdaroğlu: Herkesi uyarıyorum, kimsenin yanına bırakmam!” https://www.gercekgundem.com/siyaset/290468/kilicdaroglu-herkesi-uyariyorum-kimsenin-yanina-birakmam başlıklı dünkü haberine göre, orman yangınlarıyla ilgili basın açıklaması yapmış, “Cumhur İttifakı İktidarı”na yönelik doğru yergilerde bulunmuş, “Bu söylediklerimin tamamı doğrudur. Geldiğimiz tablo, yaşadığımız trajedi tam da budur. Türkiye yönetilemiyor” demiş.
Sonra da “Sevgili halkım, yangınlar devam ediyor. Biliyorum, canımız çok yanıyor. Büyük bir üzüntüyle söylüyorum ki: Saray iktidarı devletimizi aciz duruma düşürmüştür. Şimdi milletimize yapmamız gerekenleri anlatacağım” diye sürdürmüş.
İyi, güzel, hoş da…
Bu doğruları, bu biçimde dile getirmek, halka anlatmak için, ormanların cayır cayır günlerce yanması, iktidarın beceriksizliğinin görülmesi mi gerekirdir?!
Mir “adı lazım değil” hazretleri “Yangında zarar görmüş alanlara ne Turizm Bakanı’nın, ne Sarayın, ne de onların avalerinin bir tek tuğla koymalarına izin vermeyeceğiz” tümcesindeki gibi, önceki tümcelerini çoğul ekle bitirirken, her neden “Herkesi uyarıyorum” diyor, ekliyor:
“Yanan alanlarda ranta açılacak bir avuç toprağı bile yanlarına bırakmam, ellerinden alacağım.”
Pardon!..
Tekile dönüş neden?!
Ben buna “İktidarın, orman yangınları sürecinde, yangın söndürmekte çaresiz kaldığını ve neden çaresiz kaldığını halka anlatacağına, parti ve ittifak siyaseti yapmak” diyorum!
Doğru bulmuyorum!
Muhalefetteki diğer siyasi parti genel başkanlarının da, “adı lazım değil”den geri kalır yanları yok!
İktidardakilerle muhalefettekileri al birini, vur ötekine!..
Yorum Yaz