“Özel yaşamında, çok kibar, saygılı, beyefendi” denilen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, önceki gün (18 Aralık 2021 Cumartesi) yaptığı yazılı açıklamasında gene o bildik “siyasi yaşamının üslubu”ndan örnekler sunmuş!
Birkaç örnek:
“Bugün (önceli gün) CHP Genel Başkanı Kayseri’de yine su kaynatmış, yine kayış koparmış, 2022 yılı bütçesinin yoksuldan alıp zengine kaynak aktaran bir bütçe olduğunu utanmadan zırvalamıştır.
İzan, irade, itibar ve insaftan mahrum bir siyasetçinin düşebileceği en kötü durumlara bu şahıs düşmüştür.
CHP Genel Başkanı ellerini ovuşturmaktadır, dili zehirli, siyaseti de zillettir.
“Bir taraftan kendilerine, ‘Biz milliyetçiyiz’ diyorlar, bir taraftan da Türk Lirası’nın değerini pula döndürdüler” diyen Kılıçdaroğlu özellikle bilmelidir ki, zihniyetinin bizim nezdimizde gavur puluyla beş kuruş değeri yoktur.
Ondan milliyetçi olamaz, olsa olsa emperyalizmin muhbiri, zulmün muhibbi olacaktır. http://www.mhp.org.tr/htmldocs/mhp/4929/mhp/Milliyetci_Hareket_Partisi_Genel_Baskani_Sayin_Devlet_Bahceli__nin___Ekonomideki_Son_Gelismelerle_Birlikte_2022_Yili_Merkezi_Yon.html
“Üç beş Komünist-Marksist kalıntının, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay konuşurken sergiledikleri nezaketsiz, edepsiz ve terbiyesiz muamele ve müdahaleler hakikaten sabır taşını çatlatacak boyutlara ulaşmıştır” sözleriyle Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekillerini yeren, Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği’nin (TÜSİAD’ın), uygulanan ekonomi ile ilgili açıklamasını “sorunlu” sözcüğü ile tanımladıktan sonra “TÜSİAD ve işbirlikçi siyasetçiler karşı çıksa da yeni ekonomi programı başarılı olacaktır” diyen ve “Ekonomide uygulanan model ve programın her türlü iç ve dış provokasyonu etkisiz hale getirerek Türkiye’yi daha güçlenmiş, daha kalkınmış bir refah seviyesine denge ve disiplinle ulaştıracağına sonuna kadar inandığımızı bilhassa paylaşıyorum” diye sürdüren Bahçeli’de sanki bir telaş, bir panik ve bunların altında derin bir korku var!
Nedir, neden kaynaklanıyor bilmiyorum.
Ama usuma (aklıma) takılmıyor değil:
MHP’li-ülkücü eski yol arkadaşlarına ve “Alparslan Türkeş Vakfı”nın kurucuları olan, Alparslan Türkeş’in ailesine yönelik saldırının dibinde yatan, yoksa, geçmişi ile ilgili bildiklerini dile getirmeye kalkmaları olasılığının önünü kesmek mi?!
Bir adım daha ileri gideyim:
AKP’ye, AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanına, siyasi yergi düzeyinin boyutlarını kat kat aşan sözcük ve tümcelerle ağır sözler etmesine karşın, birden 180 dere dönüşle AKP ve AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanının yanında yer almasında, geçmişinin AKP’nin eline geçmesi mi söz konusu?!
Bilemeyeceğim.
Bilen var mı?
Tekrar sorayım:
AKP’yi, AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanını bir zamanlar çok fena yeren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli neden 180 derece dönüş yaptı, AKP’nin, AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanının yanında yer aldı?!
Yer almakla kalmadı, ittifak ve ittifak iktidarı ortağı, ittifakın ve ittifak iktidarının sözcüsü, can simidi oldu?!
Benim usuma, “geçmişi” geliyor, başka bir şey gelmiyor!
Nasıl bir “geçmiş” ki, açıklanır, konuşulur, bilinir olmasından korkuyor?!
Ben, AKP liderinin ve onun çok dar kadrosunun, Bahçeli’nin geçmişini, en ince noktasına kadar bildiği, diğer siyasi partilerin bilmediği öngörüsündeyim.
Siyasi araştırmacıların bildiklerini, ancak onların da çok sınırlı yazabildiklerini söyleyebilirim.
Geçmişinin bilinmesi, Bahçeli’nin siyasi yaşamını bitirir!
Bahçeli, bu nedenle geçmişinin bilinmesini istemiyor, bilinmesinden korkuyor!
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli geçmişinden korkarken, Cumhur İttifakı ve Cumhur İttifakı İktidarı ortağı AKP de, iktidardan düştüğünde, yargılanmaktan, yargıda hesap vermekten korkuyor!
Bahçeli’nin bilinmesinden korktuğu geçmişi bütün çıplaklığıyla ortaya çıkar mı?
Bilmiyorum.
Ama…
Cumhur İttifakı İktidarı’nın yapılacak ilk seçimde iktidardan düşeceğini, yeni iktidarın AKP’yi yargıya taşıyacağını, Cumhur İttifakı’nın dağılacağını, araştırma şirketlerinin açıkladıkları anket sonuçlarından ve ekonomik sıkıntıları iliklerinde hisseden vatandaşların feryatlarından görüyor, anlıyorum!..
Yorum Yaz