PARTİM CHP’MİN 37’İNCİ OLAĞAN KURULTAYI’NDA İPTALE NEDEN OLACAK İKİ YANLIŞ YAPILDI!..

  • 0
150 150 bakikarakol

Partim CHP’min, dün ve önceki gün 37’inci Olağan Kurultay’ı vardı…
Başındaki “adı lazım değil”in ve ekibinin “İktidar Kurultayı” diye adlandırdığı Kurultay’da, ilk gün (25 Temmuz 2020 Cumartesi) ve ilk dakikalarda “iki büyük yanlış” yapıldı!..
Yapanlardan biri, 10 yıl, 2 ay, 15 gün partim CHP’min başındaki “adı lazım değil”di!..
Diğeri, 37’inci Olağan Kurultay Divanı idi!..

“adı lazım değil”, bakın “yanlış” nasıl yaptı:
Sunucu, “Genel Başkan” konumu ve sıfatından dolayı, Kurultay’ın açılışını yapması için “adı lazım değil”i, sahnedeki kürsüye çağırdı…
“adı lazım değil” geldi ve kısa bir açış konuşması yaptı; delege imzalarıyla Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun “Kurultay Divan Başkanlığı”na önerildiğini, başka da aday önerisi olmadığını söyledi ve Kurultay Delegesi’nin oyuna sundu… “Oybirliği ile kabul edilmiştir” dedi, itiraz edilince, “Oy çokluğu ile kabul edilmiştir” diye düzeltti…
Çerçioğlu’nu, yanına çağırdı…
El sıkıştılar…
Sıra “Divan”ın diğer üyelerine geldi…
Kurultay Delegeleri, Divan üyelerini de ad ve soyadlarıyla önermişlerdi…
“adı lazım değil”, Divan üyelerinin adlarını okudu, oyladı…
Oybirliği ile kabul edildi…

Böylece, 37’inci Olağan Kurultay’ın Divanı oluştu…
Artık CHP’nin yönetimi, Özlem Çerçioğlu Başkanlığındaki “Divan”dı…
Genel Başkan, Genel Başkan Yardımcıları, Genel Sekreter, Parti Meclisi Üyeleri, Yüksek Disiplin Kurulu Üyeleri vb yoktu; 37’inci Olağan Kurultay bitip yeni yönetime görev devredilinceye kadar “Divan” vardı…

Her şey yasaya, tüzüğe, programa, usule, esasa uygun gidiyordu…

Divan Başkanı Çerçioğlu, Kurultay Gündemi gereği, konuşmasını yapması için “adı lazım değil”i kürsüye çağırdı…

Geldi, konuştu…

Bana göre, “sol gösterdi, sağ vuracak” içerikte konuşmaydı…

“Bildiri” de (Manifesto da) denen 13 maddelik sunumunun ardından “Aşağıda imzası olan bizler, 37. Kurultayın delegeleri olarak yukarıda saydığımız vaatleri gerçekleştireceğimize, Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandıracağımıza milletimizin önünde söz veriyoruz” dedi, ekledi:
“İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi’ni oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler? Kabul etmeyenler? Oybirliğiyle kabul edilmiştir.”
https://www.chp.org.tr/haberler/chp-genel-baskani-kemal-kilicdaroglunun-37-olagan-genel-kurultay-konusmasi

Yanlışı burada, bu sözlerinde!..

Divan Başkanı Çerçioğlu ve üyeleri de, “adı lazım değil”in yanlışına duyarsız kalarak, ortak oldular, yanlış yaptılar!..

“adı lazım değil”in, alıntıladığım ve bilginize sunduğum sözleri, “Divan Tutanağı”nda yer almıştır!..
Almaması, yanlışın yanlışı olur, skandal olur!..

“adı lazım değil”in sözlerindeki yanlış nereydi, neydi?!.

Konuşurken, “konuşmacı” konumundan başka bir özelliği olmayan “adı lazım değil”, 37’inci Olağan Kurultay’ın 1356 Delegesi adına konuşma, vaatlerde bulunma, söz verme yetkisini kimden, ne zaman, nerede, nasıl aldı?!. Bu biiir…
İki:
Kurultay Delegesine “İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi’ni oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler? Kabul etmeyenler? Oybirliğiyle kabul edilmiştir” nasıl der, oylama yaptırır, “oybirliği ile kabul edildi” diye açıklar?!.
Hangi yasada, tüzükte, programda bu var?!.

Ve…
Böyle bir yanlış, Kurultay Divanı’nın dikkatinden nasıl kaçar?!.

“adı lazım değil”in, kendini, Kurultay’ın 1356 delegesi sözcüsü yerine koyması ve sözcülüğünü üstelendiği delegeye “oylama” yaptırması, Divan’ın da suskun kalması, CHP’ın 37’inci Olağan Kurultay’ını iptale götürmez mi?!.

Götürür!..

“adı lazım değil”, Kurultay’ın 1356 delegesi adına konuşup söz vermeden meramını dile getirebilirdi ve oylamayı, Divan Başkanlığından isteyebilirdi; Divan Başkanlığı, isteme uymayı uygun görürse, oylamaya sunabilirdi ve Divan Tutanağı’na bu biçimde geçirerek hukuki resmiyet kazandırabilirdi, “yanlış”a da düşülmezdi!..

Böyle yapılmayınca ortaya, yasaya, tüzüğe, programa, usule, esasa aykırı durum çıktı!..
Bunun da yasal yaptırımı, Kurultay’ın iptalidir!..

Kurultay’a gölge düşmüştür!..
Kurultay yara almıştır!..
Kurultay iptal edilip 45 gün içinde olağanüstü kurultayla yenilenmelidir!..

Sanıyorum, bu yanlışlardan itirazlar yapılacak, iptal ve yenileme isteminde bulunulacak!..
Ya da…
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, konuşmacı “adı lazım değil”in ve “Divan”ın yanlışını hukuki yasalar çerçevesinde düzeltecek!..

Yoksa…
Hiçbir şey olmayacak, böyle mi kalacak?!.

İzleyeceğim…

  • 0

Yorum Yaz

Email adresiniz paylaşılmayacak.