ATANMIŞLAR, SEÇİLMİŞLER!..
https://bakikarakol.com/wp-content/themes/osmosis/images/empty/thumbnail.jpg 150 150 bakikarakol bakikarakol https://secure.gravatar.com/avatar/9c47b0a2dd4845fdd2b5a8eb86cb0daa?s=96&d=mm&r=gÜlkemizde son günlerde atanmışlar, seçilmişler tartışısıdır gidiyor.
Ben de, atanmışların, seçilmişlere “h ü k m e t m e”lerine karşı çıktım, çıkıyorum, çıkacağım da..
Çünkü atanmışlar, seçilmişlerin üstünde değildirler, altındadırlar.
Çünkü seçilmişleri halk seçer, “Vekilimsin, benim adıma memleket işlerini yap” der; atanmışları ise bir kurul seçer; işleri de, vatandaşların “memleket işleri” dediği devlet işlerini, “halk vekilleri” tarafından yasayla belirlenen ve belirlenecek işleri yapmak.
Dünyada ilk, ülkemizde uygulanan ucube “Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” ile halk tarafından 5 yıllığına, iki kere seçilen Cumhurbaşkanının tek karar ve imzasıyla atamalar oluyor.
Bu atama çok ciddi sorundur.
Ülke ve devlet yönetiminde altından kalkılamayacak sıkıntılar yaratır.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti topraklarında yaşayanlar olarak, 3,5 yıllık uygulama sürecinde gördük.
Tek kişi tarafından atananlar, atamayı yapan kişiye “tabi” olurlar!
Bu da, ayrımcılığı, yanlılığı vb getirir, hak, hukuku, adaleti ortadan kaldırır!.
Dahası…
Bu durum, geri dönüşümü ağır belli gelişmeleri yaratır.
Tek kişice atananlar, atamayı yapanın işaretiyle, göstermesiyle, ‘Yap” veya “Saldır” demesiyle davranış sergiler.
Resmi bir kurul tarafından atananlarda böyle bir şey söz konusu değildir, çünkü atama yapacak kurul, bağlı bulunduğu resmi kurum adına, yasayla tanımlanan görevleri çerçevesinde, atanma hakkını elde edenlerin atamalarını yapar.
Asıl üzerinde durmak istediğim s e ç i l m i ş l e r .
Halkımızın, kendi özgür iradesiyle vekilini seçtiğine inanmıyorum!
“Seçilmişler” diyoruz ama özde onları da halk seçmiyor!
Halk, seçim günü sandığa gidiyor, sandık kurulundaki görevlilerin verdiği oy pusulasına mühür basmaktan başka bir iş yapmıyor!
Bu seçmek değil, oy vermektir!
Oy vermekle, seçmek karıştırılıyor!
Karıştırılmamalı!
Oy pusulalarındaki adları, soyadları yazılı “halk vekili adayları”nı “seçmen” de denilen vatandaş/halk belirlemedi ki!
Belirleyen, siyasi partilerin Genel Başkanları ve onların Genel Merkez yönetiminde birlikte çalıştıkları çok yakın arkadaşları!
Genel Başkanlar ve yakın çalışma arkadaşları, halkın “vekil” diye seçtikleri olabilecekleri gibi, olmayabilirler de.
Zira onlar Kurultaylarla seçilirler, partilerini yönetirler.
Her Genel Başkan ve Genel Merkez yönetimi, partilerini, partilerinin tüzük ve programlarına, bir de Siyasi Partiler Yasasın’a göre yönetirken, yasada ve yasalardaki boşluklarından yararlanarak, kendilerini parti tabanının ve partilerinin üyesi olmayan ama partilerine oy verecek vatandaşların yerine koymaya kalkmaları, “Milletvekili adayı listeleri” yapmaları, listelerini halka dayatmaları, halka “vekilini seçme” olanağını tanımamaları sağlıklı bir seçim değildir!..
Ve…
Seçilmiş tek insanın atamasından bir ayırtı (farkı) yoktur!
Halkın, vekilini seçmesi hiç böyle mi olur?!
Delege sistemli ön seçimle halk vekillerinin seçimi de yanlıştır!
Büyük zararlar vermiştir!
En doğru, en demokrat seçim, vekil adaylarını, vekil aday adayları içinden parti üyelerinin seçmesidir.
Yüksek oy alandan başlanacak sıralamayla oy pusulalarına vekil adaylarının ad ve soyadları yazılmalı.
Seçmen vatandaş sandığa gittiğinde tercihini de yapabilmeli, vekil seçmek istediğini, istediklerini –seçim bölgelerinden çıkacak vekil sayılarını dikkate alarak- işaretleyebilmeli yani tercih kullanmalı.
Her şeyden önce, vatandaş bilinçli seçmen olmalı, siyasi düşüncesini çok iyi belirlemeli, siyasi düşüncesindeki siyasi partiyi seçmesi, daha sonra partisinin vekil aday adaylarını çok iyi tanımalı, onlar içinden vekil adaylarını saptamalı, oy kullandığında da tercihini yapmalı.
Ne acı gerçektir ki…
Türkiye, dünya lideri Kemal Atatürk’ümüzden sonra, siyasi partilerin “atanmış Genel Başkanlar”ı ve onların kadroları tarafından yönetilmiştir, yönetiliyor!
Yani…
Her iki biçimde atamayı yapanların kendileri de birer atanmışlardır!
Atayanları ise…
Dünyayı yöneten çekirdek ana kadronun siyasi, ekonomi, askeri vb alanlarında gördüğümüz ve de göremediğimiz, işlerinin profesyoneli ekipleri, adamları!
Daha açmaya, ayrıntıya girmeye gerek var mı?!.