ANAYASAMIZDA “LAİKLİK” YAZAR AMA BUNLAR DA OLUYOR!..

  • 0
150 150 bakikarakol

Gazeteci, yazar Levent Gültekin dün İstanbul Bakırköy’de 25 yaratığın saldırısına uğradı!
Şiddetle kınıyorum!
Çok yakın geçmişte ve son olarak dün, gazetecilere, yazarlara yönelik saldırıları yaptıranları da şiddetle protesto ediyorum!
Bilsinler ki:
Yıldıramayacaklar!
Susturamayacaklar!
Amaçlarına ulaşamayacaklar!..

*

Ülkemizde, AKP iktidarlarına kadar, namaz sonrası cami avlularında veya önlerinde, siyasilerin konuşmaları, basına açıklamaları yapmaları yoktu.
AKP Genel Başkanı ile başladı.
AKP Genel Başkanı, Cuma namazı çıkışlarında siyasi ağırlıklı açıklamalarda bulunur oldu.
Başbakan olunca da sürdürdü.
Şimdi Cumhurbaşkanı, aynen sürdürüyor.
Yetmedi…
Cenazelerde, özellikle şehit cenazelerinde de konuşmaya başladı.

5 Mart 2021 Cuma günü de yaptı.

4 Mart 2021 Perşembe günü Bitlis-Tatvan arasında askeri uçak helikopterimiz düştü, 13 askerimizden 11’i şehit oldu, 2’si yaralı kurtuldu.
Şehitlerimiz, bir gün sonra (Cuma) Elazığ’daki törenin ardından Ankara’ya,
Ahmet Hamdi Akseki Camisi’ne getirildiler.
Camide mahşeri kalabalık vardı.
Türkiye, televizyonların buradan yapılan canlı yayınlarına kilitlenmişti.
Ulus kan ağlıyordu!
Ulus yastaydı!

Cuma namazından sonra “cenaze töreni”ne geçildi.
Şehitlerimizin cenaze namazları tek tek kılındı.
Helallikleri alındı.
O an, yurdun her yerinden “Helal olsun… Helal olsun… Helal olsun” sesi yükseldi.
İmam konuşmasını bitirdi, AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanını konuşma yapması için “davet” etti.
“Davet”e kadar, AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanının konuşmayacağını düşünmüştüm.
Hatta…
İçimden, “yapmaması” dileğinde bulundum durdum.
Çünkü…
Orada, siyasi parti genel başkanları, onların genel merkez yöneticileri ve her görüşten başka insanlar vardı.
Tepki çekerdi.
Salı-Çarşamba günlerindeki siyasi parti grup toplantılarında konu edilirdi, yerilirdi.
Ama…
AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı, “imamın daveti”ne uydu; mikrofonu imamdan aldı, en baştaki şehit Korgeneral Osman Erbaş’ın tabutunun başına gitti.
Konuştu!
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı’nın resmi internet sitesi www.tccb.gov.tr , AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanının konuşmasını “Cumhurbaşkanı Erdoğan, helikopter kazasında şehit olan askerler için düzenlenen cenaze törenine katıldı”
https://www.tccb.gov.tr/haberler/410/125128/cumhurbaskani-erdogan-helikopter-kazasinda-sehit-olan-askerler-icin-duzenlenen-cenaze-torenine-katildi başlığıyla aynen şöyle verdi:
// “Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz, onlar diridirler, ancak siz bilemezsiniz” ayetini okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Korgeneral Osman Erbaş komutanımız, komutanlığın ötesinde tevazu ile duruşuyla çok çok farklı mütevazı bir insandı. Ve yanındaki yine kardeşlerimle beraber çıktıkları bir yolculuk esnasında meydana gelen bu elim kaza ile emaneti sahibine teslim ettiler” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi 11 şehidimizi Hakk’a uğurlarken, biz diri olan bu şehitlerimizle inşallah sevgili Habibi’nin sancağı altında da bir oluruz” temennisini dile getirerek, şöyle konuştu: “Tezkiyeyle bu cenaze namazına katılan tüm kardeşlerimiz, zaten sizler özellikle tezkiye ettiniz. Hocamızın da ifade ettiği gibi biz şehitlerimizi tezkiyesine muhtacız çünkü onlar bizim için bir yolculuktaydılar ve bu yolculukta da mukadder olan ölümle karşı karşıya kaldılar. Hepimiz için mukadder olan bir ölüm var. Şehadet bunların en yücesi. Rabbim bizlere de bu makamı inşallah nasip eder, hele hele din uğrunda, vatan uğrunda bu makama kavuşmak her yiğidin kârı değil. Rabbim bir mükâfat olarak bunu bizlere lütfederse ne kadar güzel. Temenni ederim ki Rabbim bizlere de bunu nasip eder.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehitler için Fatiha okuyarak, tüm şehitlere bir kez daha Allah’tan rahmet diledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından, askerlerin omuzlarında cenaze arabalarına taşınan naaşların ardından, şehit aileleriyle bir süre yürüdü.
//

Dikkatimi…
AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanın, bir imam gibi, bir ilahiyatçı gibi, Türkçesi “Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz, onlar diridirler, ancak siz bilemezsiniz” olan ayeti Arapça okuması çekti!

Yadırgadım!

Bütün bunlar…
Yürürlükteki “1982 Anayasası”nda “MADDE 2.– Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir” https://www.anayasa.gen.tr/1982ay.htm diye yazan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde nasıl oluyordu?!

3’ünci Maddesinde de “Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir” denilmesine karşın, Arapça sözcüklerin sıkça ve çokça kullanılması neden?!

AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı, konuşmasının üç yerinde, “şehitliğe” vurgu yaparak, “Rabbim bizlere de bu makamı inşallah nasip eder… Rabbim bir mükâfat olarak bunu bizlere lütfederse ne kadar güzel. Temenni ederim ki Rabbim bizlere de bunu nasip eder” demesi, bana, şehit Korgeneralimiz Osman Erbaş’ın, şehit olmadan 2 saat önce aradığı, 2016 yılında Şırnak İdil’de hendek olaylarında şehit olan Şehit Uzman Jandarma Musa Yılmaz’ın annesi Saadet Yılmaz’a “Allah bize de o mertebeyi nasip etsin” https://www.haberturk.com/erbas-pasa-nin-son-istegi-ortaya-cikti-haberler-2995381?utm_source=twitter&utm_medium=articleshare&utm_campaign=website demesini anımsattı.
Hüzünlendim.
Bir de…
Üç keresinde de ödün koptu.
Kalabalıktan biri “Amin” diyerek bağıracak, yanlış anlaşılacak, ortalık karışacak diye…

Korktuğum olmadı.
“Oh” çektim, rahatladım.

Ama…
Bugün ve yarın, siyasi partilerin grup toplantılarında, AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanının, Bitlis şehitlerimiz için düzenlenen cenaze töreninde konuşmasının dillendirileceğini, yerileceğini düşünüyorum.

Yazımı bitirirken…
Belirtmek isterim ki:
Cami avluları ve önlerinden sonra, Şehit cenazelerinde konuşmalar da sürüp gidecek!
Anayasamızda “laiklik” yazar.
Ülkemize uygun değil!
“Vazgeçilmesi” önerim ve çağrımdır…

  • 0

Yorum Yaz

Email adresiniz paylaşılmayacak.