FEVZİ ÇAKMAK VE TÜRKİYE’NİN GERÇEK DÜŞMANI İNGİLTERE
https://bakikarakol.com/wp-content/themes/osmosis/images/empty/thumbnail.jpg 150 150 bakikarakol bakikarakol https://secure.gravatar.com/avatar/9c47b0a2dd4845fdd2b5a8eb86cb0daa?s=96&d=mm&r=gAKP’li, MHP’li “Cumhur İttifakı” ve “Cumhur İttifakı İktidarı” içindeki büyük ortak AKP’ye, AKP iktidarına çok yakın yandaş Sabah Gaztesi’nin yazarlarından, imam hatip kökenli, Boğaziçi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkileri Bölümü mezunu Bercan Tutar, bugünkü (5 Temmuz 2020 Pazar) “Asıl düşmanımız müttefiklerimiz” başlıklı bir yazı yazmış…
Eksiği var ama doğru bir yazı…
Kutlarım…
Yazının bitimindeki şu paragrafı pek sevdim:
“Libya krizi bize şunu bir kez daha gösterdi ki eskiden olduğu gibi şimdi de asıl düşmanımız ‘müttefik’ Atlantik’tir. Bu tehdidi Büyük Asya açılımı ile dengelemek zorundayız. Yoksa ‘vesayet altındaki Türkiye tarihi’ yeniden tekrar edebilir.”
Beni şaşırtan, Sabah Gazetesi’nde bu yazının yayınlanması!..
Şöyle ki:
Yazıda, hele de “Atlantik” sözcüğü ile emperyalist USA’nın, yani emperyalist ABD’nin vurgulanması çok önemli!..
Sabah Gazetesi yönetiminin, sözünden çıkmadığı, çıkmayacağı izlenimini edindiğimiz AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanının sıkı, yakın dostları arasında baş sıralarda yer alan emperyalist ABD’den “düşman” diye söz eden yazıyı nasıl yayınlar?!.
Yayınlaması normaldir ama anlamlıdır da, düşündürücüdür de!..
Bu ayrıntının bir getirisi, götürüsü olur mu, olacak mı?!.
Dilerim olmaz…
Ve olmamalı…
Çünkü…
Az yukarıda dediğim gibi:
Gerçekçi yazı…
Ancak…
Eksiği de var!..
O eksik, Türkiye’nin tek düşmanı “İngiltere derin devleti”dir!..
Yani; İngiltere’nin, vitrinde emperyalist ABD’yi ve Avrupa Birliği ülkelerini oynatarak, kendisi de “görünmez”de kalarak dünyaya hükmeden, dünyayı yöneten “İngiltere’nin çok büyük burjuvazisi”dir!..
O “çok büyük burjuvazi” ki…
Çok tehlikelidir!..
Çok donanımlıdır!..
Çok büyük örgütlüdür!..
Çok uzun süreli (50, 100, 300, 500, 800 yıl, 1 yüzyıl) düşünür!..
Çok çalışkandır!..
Çok planlıdır!..
Çok geçmişe bağlıdır!..
Çok kinlidir!..
Çok kendini beğenmiş, ukaladır!..
Yalnız Türkiye’nin değil, “düşünme”nin, düşünmeyi inananlarına hep öğütleyen “İslam Dini”nin ve düşünen her insanın düşmanıdır!..
Çıkarlarının söz konusu olduğu ülkelerde, özel ilgilendikleri, yetiştirdikleri, yetkilendikleri en az bir “adam”ları var!..
Osmanlı’daki ve Atatürk Türkiyesi’ndeki onca adamlarından önde gelen, “Fevzi Çakmak”!..
Bugüne değin capcanlı yaşayan “Türkiye düşmanlığı”nda, Çakmak’ın etkinliği kenar edilmez!..
Dünya lideri Kemal Atatürk sonrası Türkiye yönetiminde, Çakmak hep olmuş!..
Gelinen bu günlerde, onun izi, imzası var!..
Ama hiç görünürde olmamış!..
Ve…
Ne ilginçtir ki, Çakmak’la ilgili, kafalardaki soruları giderecek etkinlikte biyografi ve kitaplar yok!..
Fevzi Çakmak sanki bir giz!..
Neden acaba?!.
Bercan Tutar’ın, “Asıl düşmanımız müttefiklerimiz” başlıklı yazısına, özetlemeye çalıştığım nedenlerden ötürü “Eksiği var” dedim, diyorum…
“Fevzi Çakmak gizi”ni çözecek tarihçilerle iletişime geçtim…
“Mareşal Fevzi Çakmak” kitabının yazarı gazeteci, televizyoncu Semra Topçu ile yazıştım…
Sonuç alamadım…
Bu toplum, “Mareşal Fevzi Çakmak”ı bütün sırları ile bilmeli, tanımalı!..
Ama…
Bir arpa boyu yol alınamıyor!..
İki kişiye umut bağladım…
Biri Araştırmacı Yazar Sezai Yazıcı, diğeri Prof. Dr. Barış Doster…
İkisine de güveniyorum…
İkisinin de, “Mareşal Fevzi Çakmak gizi”ni, en yalın, en gerçekçi biçimde çözeceğine, toplumu aydınlatacağına inanıyorum…
Buradan, sizlerin huzurunda Yazıcı ve Doster’e, “Mareşal Fevzi Çakmak gizi”ni çözmeleri çağrısında bulunmak istiyorum…
Umarım dikkate alırlar…
Biliyorum, araştırmaya dayalı uzun bir çalışma gerektiriyor…
Olsun…
Yeter ki böyle bir çalışmaya başlanılsın…
Bir yıl da, üç yıl da, beş yıl da beklenir…