Yılmaz Özdil kendi adındaki yeni youtube kanalının ikinci gününde (26 Aralık 2023 Pazartesi) gerçekleştirdiği canlı yayında, “harika” sözcükle tanımladığım sözler etti.
O canlı yayının linkini vereyim:
https://www.youtube.com/watch?v=hl3EoUlno30
Yazdıklarımın, yazacaklarımın iyi anlaşılması için linki tıklayıp izlemenizi isteyeceğim.
10 Kasım 2023’de, İstanbul Tuzla Piyade Okulu’nda, bu ülkenin kurtarıcısı, bu ülkenin demokratik, laik Cumhuriyet Devleti’nin kurucusu dünya lideri Kemal Atatürük’ümüzün fotoğrafını yakasına takmak istemeyen teğmenler ile onlara tepki gösteren teğmenler arasında yaşanan olay bana, bir önceki Milli Savunma Bakanı, şimdi Kayseri AKP Milletvekili ve Kamutay’ın (TBMM’nin) Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar’a “Çanakkale Savaşları’nda ve Ulusal Kurtuluş Savaşı’nda Mehmetçik’i, düşmana, düşmanın topu, tüfeği, süngüsü üzerine gözünü kırpmadan götüren, birçok neden vardı ama bir tanesi çok daha önemli ve anlamlıydı.” anlatımımın ardından yönelttiğim “Onu biliyor musunuz?” https://bakikarakol.com/secmekle-oy-vermeyi-bilmeyen-bilip-de-karistiran-siyaset-ve-siyasetci-musveddesi/ sorusunu…
22 Aralık 2023 Cuma ve 23 Aralık 2023 Cumartesi günlerinde 6+6=12 askerimizin şehit
https://www.bbc.com/turkce/articles/cq51dnyrq5ro olması bana, 19 Nisan 2023 Çarşamba günlü “GENELKURMAY BAŞKANI” OLMUŞ BİRİ, “TERÖR” GİBİ ULUSAL SORUNU “ZAMANA” VE BEKLEMEYE” BIRAKIR MI?!. https://bakikarakol.com/genelkurmay-baskani-olmus-biri-teror-gibi-ulusal-sorunu-zamana-ve-beklemeye-birakir-mi/ başlıklı yazımı…
Sözleşmeli Piyade Er şehit Enis Budak’ın, memleketi Manisa’daki cenaze törenine katılan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in memleketi Manisa’da https://www.gercekgundem.com/siyaset/sehidin-ailesinden-ozgur-ozel-aciklamasi-protestolarin-ailemizle-ilgisi-yok-ozgur-bey-bizim-ailenin-de-cocugudur-445764, cenaze törenine getirilen, Manisa’nın MHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergun’un yemek verdiği savlanan (iddia edilen) olayını ve gene terör örgütü saldırısı sırasında şehit olan Sözleşmeli Piyade Er Yener Kırıkçı’nın 21 Nisan 2019’da Ankara’nın Çubuk ilçesine bağlı Akkuzulu Mahallesi’ndeki cenaze törenine katılanlardan CHP’nin o tarihteki Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu linç etmeye kalkışılmasını ve zamanın Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın “Çubuklu kardeşlerim, mesajlarınızı verdiniz, tepkilerinizi gösterdiniz, şimdi sükunetle burayı boşaltıyoruz. Arkadaşlarım bize güvenin, bize inanın. Hep beraber burayı boşaltıyoruz ve Yener’in evine gidiyoruz.” https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/kilicdarogluna-sehit-cenazesinde-saldiri/1458937 sözlerini a n ı m s a t t ı …
Bu yazımda, bunların hiç birinin ayrıntısına girmeyeceğim.
AKP’nin, MHP’nin, İyi Parti’nin ve Saadet Partisi’nin imzaladıkları “terörü kınama bildirisi”ne, DEM Partisi gibi imza vermeyen CHP’yi, CHP Genel Başkan Özgür Özel’i, onun yönetimini, AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın
https://www.gercekgundem.com/guncel/sehit-cenazesindeki-provokasyona-sahip-cikti-erdogan-guya-govde-gosterisi-yapacak-bu-millet-kimin-kim-oldugunu-gayet-iyi-biliyor-445762 , MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin
https://www.mhp.org.tr/htmldocs/mhp/5258/mhp/Milliyetci_Hareket_Partisi_Genel_Baskani_Sayin_Devlet_BAHCELI__nin_TBMM_Grup_Toplantisinda_yapmis_olduklari_konusma_metni_26.html ağır sözcüklerle topa tutmalarına, CHP’nin çok daha içten, gerçekçi, içerikli “terörü lanetleyen bildirisi”ne https://chp.org.tr/haberler/chp-grup-baskanligi-bildirisi-sehitlerimizin-yasini-tutuyor-teroru-lanetliyoruz , Özel’in https://www.chp.org.tr/haberler/chp-lideri-ozgur-ozel-kimseden-korkmuyoruz-bundan-sonra-kirli-hesaplarini-ki-kere-yapsinlar-cunku-yanilacaklar yanıtlarına da değinmeyeceğim; önceki gece (25 Aralık 2023 Pazartesi) Kamutay Genel Kurulu’nda görüşülen “2024 Genel Bütçe”nin kabulünden az önceki konuşmaların “Kamutay Tutanakları”ndan derlediğim özeti, bilgilerinize sunmaya çalışacağım:
Kamutay’ın AKP’li Başkan Vekili Bekir Bozdağ, 46’ıncı Birleşimin 3’üncü oturumunu açıyor.
Konuşmalar yapılıyor.
Başkan Vekili Bozdağ “Değerli milletvekilleri, şimdi şahsı adına ilk konuşma lehte olmak üzere Hür Dava Partisi Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Sayın Zekeriya Yapıcıoğlu’na aittir. Sayın Yapıcıoğlu, buyurun, süreniz on dakikadır.” diyor.
Yapıcıoğlu sözlerini “Sorumluluğumuz gereği, siyaset anlayışımız gereği yapılması gerekenleri de zaman elverdiği ölçüde dile getirmeye çalıştım. Genel Kurulu tekrar selamlıyor, 2024 bütçesinin hayırlı olmasını diliyorum.” tümceleriyle bitiriyor.
CHP Grup Başkanvekillerinden Ali Mahir Başarır, bütçenin “aleyhinde” söz alıyor.
10 Dakikalık konuşmasının sonlarına yaklaşırken, // Burada, bu bütçeyi en son aleyhte konuşacak 300 milletvekili var, MHP de var, AKP de var ama siz az önce buraya bu bütçeyi savunmak için on dakika bir partinin Genel Başkanına konuşma verdiniz. Kime? Zekeriya Yapıcıoğlu, HÜDA PAR Genel Başkanına. Şimdi, ben söylüyorum; bakın, söylüyorum: Bu arkadaş diyor ki: “Eyalet sistemi” “özerklik” “federasyon gibi tüm modeller üzerinde serbestçe tartışmalıyız. Bu arkadaş diyor ki: ‘Ne mutlu Türk’üm!’ diyene karşı çıkıyorum. Bu arkadaş diyor ki: “Oranın adı kürdistandır.” Ya, utanmıyor musunuz? Yahu utanmıyor musunuz? Utanmıyor musunuz? Gaffar Okan’ın kemiklerini sızlatıyorsunuz, kemiklerini. Hizbullah’ın uzantısına bütçenizi savunduruyorsunuz. Sizin nereniz milliyetçi? Ben MHP Grubuna sesleniyorum. Gerçekten kırmak için söylemiyorum. Sayın Genel Başkana sesleniyorum: Güneydoğu’da özerklik isteyen, Gaffar Okan’ın katillerini öven, savunan; Hizbullah’ı savunan bu kişi, bu bütçeyi savunurken üzülmediniz mi? Üzülmezsiniz, siz üzülmezsiniz. Niye? Siz milliyetçiliği, siz vatan sevgisini döneme, zamana, mekâna göre belirlersiniz. Ben çok rahatsız oldum. Ne güzel, 85 milyonun bütçesini, şehidin, gazinin bütçesini, onu, HÜDA PAR’ın Genel Başkanı savunuyor. Bu ayıp size yeter. Siz vatandan, bayraktan, milletten, bah-set-me-yin, bah-set-meyin! Sizin vatan sevginiz HÜDA PAR, bu kadar diyorum. // diyor.
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, oturumu yöneten Başkan Vekili Bozdağ’dan “Sataşma”dan söz istiyor.
Bozdağ veriyor.
O da konuşuyor:
// Bize yönelik saldırılar yeni değil, 14 Mayıs seçimlerinden önce de 28 Mayıs seçimlerinden önce de çok yoğun saldırılar yapıldı, çok iftiralar atıldı. Bize “katil” dediler, “kadın düşmanı” dediler, “Yemin etmeyecekler” dediler, “terör örgütü uzantısı” dediler; dediler de dediler. “Kadınları sahiplendireceğimizi” söylediler, hatta Mecliste odalarımızın bulunduğu yerlerde “kadın çalışan istemediğimizi” bile söylediler. Ne oldu bunlar? O seçim döneminde bunların hepsinin yalan olduğunu bu millet tescilledi. Peki, niçin yaptılar? Aslında terör örgütünün destekçisi, yandaşı, uzantısı, siyasi temsilcisi olduğunu hiçbir zaman inkâr etmeyenlerle birlikteliklerini ya da terör övücülüğünü örtmek için, üzerine bir şal örtmek için, HÜDA PAR’ın bayrağını kullandılar. Ama yetmedi beyler, yetmedi. Yetmediği nasıl belli oldu? 14 Mayıs seçimlerinde ve 28 Mayıs seçimlerinde millet size cevabı verdi, daha fazla uzatmaya gerek yok. Bir de Sayın Başkanı burada, kürsüden “AK PARTİ’nin kendi bütçesini bana savundurttuğunu” söyledi. Bakınız, bizim siyaset anlayışımız… Biz sizin bildiğiniz siyasetçilerden değiliz. Biz size benzemeyiz. Biz, bize saldırıldığında bile efendiliğimizi bozmayız. Biz buraya geldiğimizde bir şey söyledik. Bütçeyle ilgili söylediklerimiz tutanaklardadır. Biz buraya söylediğimizde, son sözümü bağlarken şunu söyledim ben: Biz eğriye eğri, doğruya doğru söyleriz. Biz bütçenin eksiklerini de söyledik, yanlışlarını da söyledik, ileriye doğru atılmış adımların olduğunu da söyledim. Sizin gibi tarafgirlik yapan bir siyaset anlayışı. Bu mu doğru yoksa sizinki mi? Bunu kamuoyunun takdirine sunuyorum. Bakınız, o kadar büyük bir çarpıtma ki, şimdi biz parti programımızda, parti programımızın 37’nci sayfasında -merak edenler açıp bakabilirler- diyoruz ki: “Olumlu ya da olumsuz yönleri…” Bakınız “Olumlu ve olumsuz tüm yönleri ile eyalet sistemi, özerklik, federasyon gibi yönetim modelleri üzerinde serbestçe tartışılabilmelidir.” diyoruz. Şimdi, birileri çıkıp “Bunlar bunu istiyor.” Ne zaman özerklik istedik ya da “Şunu istiyoruz, bunu istiyoruz.” diye bir şey söyledik? Diyoruz ki, aynen okuyorum, bakınız: “Olumlu ve olumsuz tüm yönleri ile eyalet sistemi, özerklik, federasyon gibi yönetim modelleri üzerinde serbestçe tartışılabilmelidir” diyoruz. Tamam mı? //
Yaşadıklarımızı, belirli aralıklardan sonra…
Neden tekrar tekrar yaşıyoruz?!
Kim, kimler yaşatıyor?!
Siyaset kurumu, siyaset kurumunun olmazsa olmazları “siyasetçiler” neden çözüm bulmuyor/bulamıyor, çare olmuyor/olamıyor?!
Böylesi siyaset kurumunu ve böylesi siyasileri bu halk neden yaşatıyor, onları neden koruyup kolluyor, onlardan neden hesap sormuyor?!
İç düşman kadar dış düşman neden görülmüyor, konuşulmuyor, topluma anlatılmıyor, topluma tanıtılmıyor?!
Neden, neden, neden?!
Dünyada, bu kadar iç ve dış düşmanı olan ülke var mıdır?!.
Yorum Yaz