AKP sonunda bunu da yaptı!
Etkisi altına aldıklarından “yargı”yı da bir birine düşürdü!
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM’nin) kararını, alt mahkeme tanımadı!
Alt mahkemenin “tanımama kararı”nı açıklamadan önce; Kamutay’ın (TBMM’nin) AKP’li Başkanı, Tekirdağ AKP Milletvekili ve Kamutay Adalet Komisyonu eski Başkanı Hukukçu Prof. Dr. Mustafa Şentop, AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanına çıkıyor; görüşme bitiminde basın açıklaması yapıyor; alt mahkemeye “AYM’nin, Milletvekilliği düşürülen CHP’li Enis Berberoğlu hakkındaki ‘Hak ihlali olmuştur’ kararını tanıma, kendi kararında diret” içeriğinde sözler ediyor!
Aynısı oluyor!..
FETÖ’nün ipliğini pazara çıkaran Sözcü Gazetesi’ne ve Sözcü Gazetesi’nin defalarca FETÖ karşıtı yazılar yazan yazarlarına, habercilerine ve Genel Yayın Yönetmenine “FETÖ üyesi olmamalarına karşına FETÖ’ye yardım etmek”ten verilen cezalar da –Ne hikmetse, her iki davanın yargıcı da Akın Gürlek!- https://odatv4.com/turkiyenin-gundemindeki-kararlari-hep-ayni-hakim-veriyor-14102045.html- aynı gün (14 Ekim 2020 Çarşamba) İstinaf Mahkemesi’nce onanıyor!
Ortalık toz duman oluyor!
AKP ve “Cumhur İttifakı”, “Cumhur İttifakı İktidarı” ortağı MHP böyle bir tepki beklemiyordu.
Kendi tabanlarından, kendi çevrelerinden bile yoğun yergiler aldılar.
Siyasi karşıtlarının kaşını kırmak isterlerken, kendi gözlerini patlatmışlardı.
Yargıyı böylesine etkilemek, karşı karşıya getirip kavga ettirmek, AKP ve MHP tabanında da hoş karşılanmamış, rahatsızlık yaratmıştı ve bu anında hissedilmişti.
“Anayasa Mahkemesi’nin yeni hükümet sisteminin doğasına uygun şekilde yeni baştan yapılandırılmalıdır” anlayışında ve kararında olan “Cumhur İttifakı” ile “Cumhur İttifakı İktidarı” ortakları AKP ile MHP’nin imdadına, AYM Üyesi Engin Yıldırım’ın paylaştığı twitter yetişiyor!
Yıldırım, twitterında, AYM binasının ışıklı fotoğrafının altına “Işıklar yanıyor” diye yazıyor.
Süleyman Soylu’nun başında bulunduğu İçişleri Bakanlığı da “Bizim ışıklarımız hep yanıyor” karşılığını veriyor.
Yer yerinden oynuyor!
AKP, MHP yandaşı internet basını, televizyonlar, radyolar, sosyal basın “Milli iradeye darbe” diye kıyameti koparıyor, twitter sahibi Yıldırım’ı ipe çekiyor, “Genelkurmay’ın ışıkları yanıyor” söyleminden esinlenerek, işi darbeye, darbeciliğe götürüyor.
Tepki kervanına, AKP, MHP yetkilileri, Cumhurbaşkanlığı bürokratları da katılıyor.
Berberoğlu ve Sözcü Gazetesi davaları unutuldu, AYM Üyesi Engin Yıldırım’ın twitterı konuşulur, tartışılır oldu!
Yıldırım’ın twitterı, bir AKP-MHP senaryosu muydu yoksa AKP ve MHP, bu twitterdan “kazanım” mı elde etti?
Veya twitterın sahibi Yıldırım sağlıklı düşünemeden mi paylaşım yaptı?
Yıldırım birkaç saat sonra twitter hesabından, İçişleri Bakanlığına “Işıklar yanıyor derken, hukukun ışığını kastettim, başka ışıkları değil” yanıtında bulundu, arkasından “Şahsi Twitter hesabımda yaptığım paylaşımda kullandığım ibare maksadı aşan bir şekilde yorumlandı ve bundan büyük bir üzüntü duymaktayım. Gayem, AYM’nin bir hukuk ışığı olduğuna vurgu yapmaktı. Demokrasi dışı tüm oluşum, araç ve teşebbüsleri ima etmem asla söz konusu değildir” paylaşımını gerçekleştirdi.
AYM de dün (14 Ekim 2020 Çarşamba) bir açıklama yayımladı, “Anayasa Mahkemesi Genel Kurulunun bugün (dün) saat 14.00’de toplanması yönünde alınan karardan sonra yaşanan gelişmeler üzerine aşağıdaki açıklamanın yapılması zorunluluğu ortaya çıkmıştır:
Anayasa Mahkemesinin herhangi bir üyesinin şahsi sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlar Anayasa Mahkemesinin kurumsal görüşünü yansıtmaz. Anayasa Mahkemesi 15 Temmuz 2016 gecesi yaptığı basın açıklamasında ifade ettiği gibi anayasal düzene karşı her türlü demokrasi dışı girişimi reddetmekte ve demokratik hukuk devletinin yanında durmaktadır” dedi.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, tepkisini canlı yayında “Bu paylaşım bir yüksek mahkeme üyesine yakışmaz” tümcesiyle dile getirirken, Kamutay Başkanı Mustafa Şentop twitter hesabından şunları yazdı:
“Darbeci reflekslerin gölgesindeki söylemler kabul edilemez. Bu ülkede darbeci karanlık kafaları aydınlatacak ışığın anahtarı tektir ve o da Aziz Milletimizin iradesidir. Gereken her durumda o irade sağduyu ile ışıkları açar ve lüzumsuzsa da kapar.”
Tepki veren vereneydi!
AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı ne düşünüyordu, ne diyecekti?
Herkes bunu merak ediyordu.
AKP 7 ay gibi bir aradan sonra, Salı günü değil, dün Kamutay’da Grup toplantısı yaptı, konuştu.
Türk Tabipler Birliği’ne (TTB’ye), benzer Oda’lara ağır sözler etti, “AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın kaderiyle ülkemizin kaderi artık bütünleşmiştir” dedi.
Ama…
“Beklenen konu”ya değinmedi.
Neden?!
Grup konuşmasının bitiminde, gazeteciler sorunca, “Talihsiz bir paylaşımdı, keşke yapmasıydı, ona düşmezdi. Çok arzu ediyorsa siyasete girsin. Bireysel bir paylaşım olarak düşünülemez. AYM Başkanı ve üyeleri aynı düşüncede değilse gereğini yapmalı” demekle yetindi.
Yumuşak, koruyup kollayan, “talimat” içeren sözlerdi!
Gece boyunca, AYM Üyesi Engin Yıldırım’ı twitterinden ötürü topa tutan partilileri, yandaşları gibi sert değildi!
Yıldırım, “iki ana konu”yu unutturan, AKP-MHP ortaklı “Cumhur İttifakı” ve “Cumhur İttifakı İktidarı”nı ciddi sıkıntıdan, attığı “Işıklar yanıyor” twitterıyla kurtardığı için olabilir mi?
Olabilir.
Çünkü:
AKP ve MHP böylesi tepki beklemiyordu!
Beklemedikleri tepkiyle karşılaşınca “korktular”!
Duyumlar, raporlar, anketler, brifingler vb hiç iyi değildi!
Bütün veriler, iktidardan gidici olduklarını gösteriyordu!
Çok geniş halk kitlesi, yaşayarak ve tanık olarak gerçek yüzlerini, ayrımcılıklarını, kayırmacılıklarını, koruyup kolladıklarını vb daha bir net gördü, hızla uzaklaşmaya başladı!
Dışta da durum aleyhlerineydi!
Bir örnek:
3 Kasım 2020’deki ABD Başkanlık seçiminde, “iyi ilişkiler” içinde oldukları “kaçık” Donald Trump, kendilerinden “hazzetmediğini” dillendiren Demokrat Parti’nin aday “bunak” Joe Biden’ın 12 puan gerisindeydi.
“İktidarı yitirme korkusu”ndaki AKP ve MHP’nin bana anımsattığını yarın yazacağım…
Yorum Yaz