Müziğini, müzik adamlığını beğendiğim ama siyasetçiliğini, Milletvekilliğini yerdiğim Zülfü Livaneli dün gece Halk TV’de Pazartesi geceleri canlı yayınlanan Sözüm Var programındaydı.
Şirin Payzın’ın, Emim Çapa’nın, Barış Sertoğlu’nun birbirinden güzel sorularına –şahsen benim beklediğim- içerikte yanıtlar veremedi!
“Oysa ben Marksist çizgiden gelen, bunu hayatıma rehber etmiş bir insanım” tümcesiyle kendini tanımlayan birine hiç yakışmadı!
3 Temmuz 2021 Cumartesi günü www.gazeteduvar.com.tr ‘de “Zülfü Livaneli: CHP’nin Baykal gerçeğiyle hesaplaşması şart” başlıklı İrfan Aktan imzalı söyleşide çok haklı yere yerdiği “Bankamatik Milletvekili” Deniz Baykal ve merhum Bülent Ecevit için dün gece, ikisiyle bir sorunu olmadığını söyleyince, saat 22.05’te @BakiKarakol hesabımdan LİVANELİ “BAYKAL’LA, ECEVİT’LE BENİM SORUNUM YOK” DEDİ… O ZAMAN BAY LİVANELİ NE DEMEYE MARKSİST ÇİZGİDEN GELEN BİRİ OLDUĞUNUZU SÖYLERSİNİZ?!. DEMEK Kİ “BANKAMATİK MİLLETVEKİLİ” BAYKAL GİBİ SİZ DE SOLCU DEĞİLSİNİZ, İŞÇİ SINIFI VE İŞÇİ SINIFI BİLİMİ DONANIMINDAN YOKSUNSUNUZ!.. https://twitter.com/BakiKarakol/status/1412125552786477068 tivitimi paylaştım.
Dün gece TV canlı yayınındaki Zülfü Livaneli, söyleşideki “Tipik bir Sünni, sağcı, Ankara politikacısıdır Baykal. Baykal pekâlâ DYP’de, ANAP’ta, DP’de görev yapabilirdi ve çok daha başarılı olurdu.
Kısa süre sonra anladım ki, Baykal’ın Erdoğan’dan bir farkı yok” sözlerini eden Zülfü Livaneli değildi, yerdiği “Bankamatik Milletvekili” Deniz Baykal’dan ayırtı (farkı) yoktu!
Ama…
Çok doğru bir tümcesi vardı:
“Şu anki sistem, Baykal’ı savunmaya almış durumda.”
Daha sonra, “Bankamatik Milletvekili” Deniz Baykal’a yönelik yumuşattığı yergilerinin ardından “Siyasi bir niyetim yok” dese de, “Şu anki sistem, Baykal’ı savunmaya almış durumda” tümcesiyle çok önemli bir noktaya vurgu yapıyordu!
Kendisini “Oysa ben Marksist çizgiden gelen, bunu hayatıma rehber etmiş bir insanım” diye tanımladığı gibi biri olsaydı “Şu anki sistem, Baykal’ı savunmaya almış durumda” sözünü bir güzel ayrıntılı anlatırdı.
Ne de iyi, yararlı olacaktı!
Şu anki sistemin, “Bankamatik Milletvekili” Deniz Baykal’ı neden savunmaya aldığını anlatsaydı, izleyen milyonlar bilgilenecekti!
Bu gelişme de, toplumun aydınlanması, oyunları, tuzakları görmesi, o oyunları bozması, tuzakları atlaması demek.
Neden yapmadı?!
“Oysa ben Marksist çizgiden gelen, bunu hayatıma rehber etmiş bir insanım” dese de, ilerleyen dakikalarda Türkiye’de merkez sağın ve merkez solun güçlenmesini isteyen biri, bırakın Marksist çizgiden gelen biri, aydın, demokrat dahi olamaz ve böyle biri asla Marksist düşünceden bakamaz, yorumlar yapamaz, çelişki girdabında kulaç atar durur!
“Şu anki sistem, Baykal’ı savunmaya almış durumda” sözü, iktidar yanlısı basının “amiral gemisi” (!) Sabah Gazetesi’nin, üslubu gibi yazıları da bozuk, madara, yandaşlıkta önde giden yazarlardan Engin Ardıç’ın dünkü “Zülküf gelecek dertler bitecek” https://www.sabah.com.tr/yazarlar/ardic/2021/07/05/zulkuf-gelecek-dertler-bitecek başlıklı uçuk yazısıyla birebir örtüşüyor, yaşam (hayat) buluyor, gerçeklik, geçerlilik kazanıyor.
Bu tür, “Bankamatik Milletvekili” Deniz Baykal’ı sahiplenen, savunan yazılar, haberler daha çok okuyacak, konuşmalar daha çok dinleyeceğiz.
Çünkü…
Ortada “Cumhuriyet Halk Partisi”ni siyasi yaşamımızdan çıkarmayı amaçlayan bir proje var!
“Baba Baykal”la olmadıysa, siyasaya (politikaya) soyundurulan kızı “Aslı Baykal” var!
Onunla neden olmasın?!
Engel yok ki!
Ardıç’ın yazısındaki Yoksa “kerimesi” vasıtasıyla partiyi yeniden ele geçirmesinden mi korkuluyor? tümceye dikkatinizi çekerim!
Ve…
Ardıç, “Deniz Baykal dönmez, dönemez” diye yazarak, çok emin konuşuyor!
Bu arada…
Zülfü Livaneli’den esinlenerek yazayım:
Şu anki sistemin savunmaya aldığı “Bankamatik Milletvekili” Deniz Baykal’ın, Kamutay (TBMM) Genel Kurulu’nda, CHP Grup Başkanvekili olarak, CHP adına yaptığı Bütçe konuşmasından ötürü övdüğü, bu övgüyle de yıldızı parlayan “kandırıkçı, siyasi palyaço, şaklaban” Muharrem İnce ile ilgili dün kimi gazetelerin internet sitelerine bir haber düştü.
O haber, kimi internet gazetelerinde de yer aldı.
Asuman Aranca imzalı o haber “Savcı İnce’ye siyasi yasak istedi” başlıklı haberdi.
Linkini: https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/savci-inceye-siyasi-yasak-istedi-6521842/
Sün saat 12.49’da hesabımdan şu tivitimi attım:
“MAĞDUR EDEBİYATI” YAPMAK İÇİN İCAT EDİLMİŞ MALZEME!. TEPE TEPE KULLANACAK.. OLACAKSA, İKTİDAR GİBİ GÜÇ ARKANDA OLSUN!. SIRT YERE GELMEZ!. KAZANIMLAR SU GİBİ AKAR GELİR!. YALAN MI?!
https://twitter.com/BakiKarakol/status/1411985663411601412
Ayrıntıya girmeyeceğim.
Şu kadarını söyleyeceğim:
“Kandırıkçı, siyasi palyaço, şaklaban” Muharrem İnce de savunmaya alınmış durumda!
Baktılar, Genel Başkanlığındaki Memleket Partisi bir varlık gösteremiyor, can çekişiyor, mağduriyet yaratılarak, diriltilmeye çalışıyor!
Boş!
Bütün bunlar olurken…
Partim CHP’min ne yazık ki başındaki “adı lazım değil”, ekibiyle birlikte dut yemiş bülbül gibi?!
Bunların da, “Bankamatik Milletvekili” Deniz Bakal’dan ve “kandırıkçı, siyasi palyaço, şaklaban” Muharrem İnce’den bir ayırtı yok!
Ama yakındır, görün bakın bu halk, hepsinin siyasi defterini dürecek!..
Yorum Yaz