GENE NARİN!.. VE GÜNDEMİN TEPESİNDEKİ “NARİN KATLİAMI”NI SALLAYAN TEK KİŞİ!..

  • 0
150 150 bakikarakol

Bu hafta da yazı konum, 8 yaşında katledilen NARİN!

Ama…

Önce, www.sozcu.com.tr’de 15 Eylül 2024 Pazar günü okuduğum “Ali Erbaş, Kelime-i Şehadet’i eksik okudu” başlıklı habere

https://www.sozcu.com.tr/ali-erbas-kelime-i-sehadet-i-eksik-okudu-p84054 çok kısa değineceğim.

 

Haberi okuduğunda, X hesabımdan “HADİ CANIM!.. BÖYLE BİR ŞEY NASIL OLUR!.. GERÇEKSE, ALİ ERBAŞ’IN, DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI KOLTUĞUNDA BİR SANİYE OTURMAMASI, O MAKAMDAN HEMEN İSTİFA ETMESİ GEREKİR HEMEN!..” https://twitter.com/BakiKarakol/status/1835234295864078475 diye yazdım, paylaştım.

Yazıyı yazdığım ana kadar, haberle ilgili bir yalanlama gelmedi.

Böylece…

Ne yazık ki ve acı ki, Diyanet İşleri Başkanlığı’mızın koltuğunda “liyakatsiz”* biri oturmaktadır!

Uzatmayacağım; bu kadar.

 

8 yaşında katledilen Narin’in mezarını üç Bakan (İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş) ziyaret etmiş, dualar okumuşlar.

 

Bakan Tunç “Bu olay ortaya çıkmadan, caniler hesap vermeden elimiz, kolumuz, yüreğimiz burada olacak” demiş; Bakan Yerlikaya X hesabından “Yaşadığımız bu menfur olay milletimizin yüreğini yaktı. O, gülüşüyle, neşesiyle bu dünyayı güzelleştiren bir yavrumuzdu. Narin kızımıza Allah’ta rahmet diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun.” https://www.hurriyet.com.tr/video/3-bakan-narinin-mezarini-ziyaret-etti-42528696 diye yazmış; Bakan Göktaş ise bir etkinlikle yaptığı konuşmada özetle “Aksi bir duruma neden olanlar, işledikleri suçun bedelini hem hukuki hem de vicdani olarak ödemek zorundadır. Bu anlamda Narin kızımızı hayattan koparan kişi veya kişilerin en ağır cezayı almaları için elimizden ne geliyorsa yapacağız. Kaybolduğu haberi alınır alınmaz devletimizin tüm kurumları arama çalışmalarını başlatsa da ne yazık ki Narin’in acı haberini aldık. Bakanlık olarak bu davaya müdahil olacağız. Bu elim olayın, siyasi bir malzeme haline getirilmesine asla ve asla izin vermeyeceğiz. Narin bu milletin, hepimizin evladıdır. Bu anlamda Narin için adaletin tecelli etmesi hepimizin boynunun borcudur.” https://www.bandirmayasam.com.tr/igf-haber/uc-bakan-narin-in-kabrini-ziyaret-edecek-314028 tümcelerini etmiş.

 

Üçünün de sözleri, havanda su dövmekten başka bir şey değil!

Çünkü üçü de çok geç kaldılar, üçü de işin özüne, özdeki nedenlere, niçinlere inmiyorlar, alınacak, alınması gerekecek önlemlerden söz etmiyorlar, her şey olup bittikten sonraki süreç üzerinden atıp tutuyorlar, kabadayılık taslıyorlar!

On kişiden iki kişi inandıysa, Arap olayım!

Vatandaştaki genel kanı, “Narin katliamı zamana bırakılacak, uzatılacak, unutturulacak, kapanacak; katliamın gerçeği karanlıkta bırakılacak ve gerçek katil ya da katillerin yerine başkalarının canı yanacak” yönünde.

Dilerim, vatandaşlar yanılır, hak adalet yerini bulur, başta çocuklar, kadınlar, top yekun da halkımız korunur, yurtta korkulmayan, huzurlu ortam olur.

 

Adı gibi “Narin” kızımızın olayında çok şey yazıldı, çizildi, konuşuldu; daha da yazılacak, çizilecek, konuşulacak.

Ama benim dikkatimi, Narin’in, babası Arif’in “Akraba olmuş, dayı-yeğen olmuş. Akraba olduğu zaman diyor ‘Dayımdır, yeğenimizdir’. Hepsi akraba bile olsa vazgeçmem. Bunu herkes de biliyor. Kimin parmağı bu işte, kimin parmağı varsa da devlet delillerle çıkardıktan sonra. Ciğersiz oldukları için gelip beni öldürseydiler. Gelip öcünü benden alsaydılar” sözleri gündem olurken; “Erhan” adlı amcasının gündem olmayan “20 nüfuslu bir yer, 90- 100 nüfusluk değil. Onların da hepsi akraba. Kendi aralarında toplantı yapıyorlar, şey yapıyorlar ki. O namussuzluk yaptı, çocuğu öldürdü, bu süreçte bütün çocuklarımızı okuldan etti. Kimse okula gitmiyor. İşte böyle bir toplumuz.” https://www.sozcu.com.tr/narin-in-babasindan-dikkat-ceken-sozler-gelip-ocunu-benden-alsaydilar-p84011 sözleri çekiyor.

Hele ki şular:

O namussuzluk yaptı, çocuğu öldürdü, bu süreçte bütün çocuklarımızı okuldan etti. Kimse okula gitmiyor. İşte böyle bir toplumuz.”

Narin’in katledilmesi, okul çağındaki çocuklarda öyle olumsuz etki yapmış, korku yaratmış ki, okula gitmiyorlar!

Narin katliamından ve Narin katliamının yaşanan, daha doğrusu yaşatılan süreçten çocukların anne babaları da, kardeşleri, yakınları da tedirgin olmuşlar!

Haksızlar mı?!

Değiller.

Çocuklar korunamıyor!

“Yapanın, yaptıranın yanına kar kalıyor” kanısı yaygın ve bu kanı dalga gibi yayılıyor.

Yoksa…

Bu bilinen, istenen, planlanan bir şey mi?!

Kızların okula gitmesi mi istenmiyor?!

Kızların okula gitmesinin önü, bıçak gibi kesilmek mi amaçlanıyor?!

Bunun eşelenmesi, ortaya çıkarılması ve önlemlerin alınması gerekir.

Yapılır mı?

Yapılacak mı?

Bilemem.

Ama…

Yurdun geleceği çocuklar ve gençleri için, y a p ı l m a l ı !

 

Narin’in ve ailesinin soyadı “Güran”.

12 Eylül 2024 Perşembe günü basına yazılı açıklama yaptılar.

Açıklamada “… ilgi ve alakası olmadığı halde bu olay nedeniyle Kuran kurslarına ve Yüce dinimize saldırılar yapılmaktadır.” (…) “… koca bir ailenin karalanmasını bir takım dış güçler ve onların yerli uzantılarına bağlamaktayız. Aile fertlerimizin bir kısmının yaşadığı Tavşantepe Mahallesinin stratejik ve coğrafi konumu da ayrı bir etkendir.” https://www.gercekgundem.com/guncel/narinin-ailesinden-basin-aciklamasi-dis-gucler-bizi-karaliyor-482897 yer alan vurgulara takıldım.

Narin’in, Kuran kursuna gittiği yalan mı?

Değil.

E eee, anlatılmasın mı?

Öte yandan, dış güçler ve onların “yerli uzantıları” kimler?

Dış güçler, Güran ailesinden olmayanlar mı?

Onların yerli uzantıları da, Güran ailesinin dediklerini şıp şak yapanlar mı?

Buram buram siyasi içerik kokan bu sözcükler yazılı basın açıklamasında neden yer aldı?

Ve…

“Aile fertlerimizin bir kısmının yaşadığı Tavşantepe Mahallesinin stratejik ve coğrafi konumu da ayrı bir etkendir” diyerek, Tavşantepe’nin stratejik ve coğrafi konumunu “etken” sözcüğü ile vurgulamaktaki amaç ne?

 

8 yaşındaki Narin katliamından, aile de, bütün anne babalar, kardeşler de, iktidar da, devlet de, muhalefet de, dernekler, sendikalar, odalar ve benzerleri de ders almalı, ders çıkarmalı, bilimsel çalışmalarla yapılacaklar saptanıp tezden yaşama geçirilmeli!

Yaparsak kazanırız, yapmazsak yiter gideriz!

Ülkemize, halkımıza doğru ve iyi olanı yapmalıyız!

Çünkü başka Türkiye yok!..

 

Bir aya yakın gündemin tepesindeki “8 yaşındaki Narin katliamı”nı bir kişi salladı.

Necmettin Bilal Erdoğan!

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu.

Kocaeli’ndeki bir etkinlikte konuşmuş, “Ben ekonomistim” https://www.sozcu.com.tr/bilal-erdogan-konustu-bir-ekonomist-olarak-soyluyorum-p84283 demiş.

Bu iki sözcük -Ben ekonomistim- baba Erdoğan’ın sözüdür, ona aittir.

“EYT’liler” konusunun yanlış bir karar olduğunu vurgulayan oğul Erdoğan, gazeteci Fatih Altaylı’ya da ‘AK Parti’den önce Türkiye daha huzurluydu, müreffehti, daha adildi, daha böyleydi, daha şöyleydi. 20 yıldır mahvolduk’ deniliyor. Dünya tarihinin görmediği bir ihanettir bu. Böyle bir vicdansızlık olamaz. Arkadaşlar, bu Fatih Altaylı denilen ahlaksız adam askerlerin postallarını yalıyordu. Askerler ‘Kalk’ dediğinde kalkıyordu, ‘Yat’ dediğinde yatıyordu bu adam. Şuan başkası ‘Yat’ dediğinde yatar, ‘Kalk’ dediğinde kalkar ama gazeteci diye gezip, videoları seyrediliyor. Bunlar 90’ları anlatsın. ‘Askerlerden ödümüz patlıyordu’ desinler. ‘Biz vesayetin kölesiydik, köpeğiydik’ desinler. Hadi desinler. Türkiye hiç olmadığı kadar özgür arkadaşlar. Türkiye hiç olmadığı kadar güçlü, kendi kararlarını veren ülke. Dünya çapında iddia sahibi ülke https://t24.com.tr/haber/bilal-erdogan-fatih-altayli-denilen-ahlaksiz-adam-askerlerin-postallarini-yaliyordu,1184267 tümcelerle saydırmış.

Anında günden oldu.

Öyle bir gündem oldu ki, “Narin katliamı”nın gündemdeki yerini sarstı.

Çünkü…

“Siyasete ısınıyor”, “Erdoğan’dan sonra AKP’nin başına geçecek”, “Cumhurbaşkanı adayı” diye yazanlar, konuşanlar, tartışanlar birbirini kovaladı.

Katılmıyorum.

Öngörüm, izlenimim, Necmettin Bilal Erdoğan, görünürdeki yönetenleri, görünmeden yöneten olmak istiyor!..  

 

* iş başaracak yetenekten yoksun olma

  • 0

Yorum Yaz

Email adresiniz paylaşılmayacak.