Partim CHP’mden 2, SHP’den 1 yaşayan eski Genel Başkan dün, Avukat Turgut Kazan’la birlikte Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na giderek, ucube Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin Cumhur İttifakı İktidarı’nın 1 numarası AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı hakkında, “siyasi hakların engellenmesi”, “suçu ve suçluyu övme”, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” ve “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlarını işlediği savıyla Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundular.
Anılan suçlardan, AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı hakkında “dava açılması” isteminde de bulunan eski Genel Başkanlar Altan Öymen (CHP), Hikmet Çetin (CHP) ve Murat Karayalçın (SHP), suç duyusu dilekçelerinde, AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanının, partisinin 27 Ekim 2021 Çarşamba günkü grup konuşmasına vurgu yaptılar, şöyle dediler:
“Partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuşurken, ‘videoyu koyalım’ diyerek, Çubuk’taki linç girişimi görüntülerini izletmiştir. Bilindiği gibi, şehit er Yener Kırıkçı’nın 24 Nisan 2019 günü cenaze töreninde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile eşlik eden CHP milletvekillerine karşı, planlanmış bir linç girişimi yaşanmıştı. Daha cenaze namazına geçilmeden, Kılıçdaroğlu ve arkadaşlarının çevresi sarıldı. Kimi tekme-yumrukla, kimi getirilip varile doldurulmuş taşları atarak, kimi sopa, demir çubuk, bıçak kullanarak, başta Kılıçdaroğlu olmak üzere, yakaladıklarını öldürmeye çalıştılar.” https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/oymen-karayalcin-ve-cetinden-cumhurbaskani-erdogan-hakkinda-suc-duyurusu-6742278/
(Linkten haberin ayrıntılarını okuyabilirsiniz.)
“Nasıl bir gelişme olur?” sorusuna verebileceğim yanıt:
“Soruşturmaya yer olmadığı” yönünde olma olasılığı çok yüksek!
Ayrıntıya girmeyeceğim.
Ama bir başka ayrıntıya gireceğim:
Partim CHP’min 2 değil, 3 eski Genel Başkanı yaşıyor.
İçlerinde 1’i yok.
Üstelik o 1’i Milletvekili.
Kestirdiğiniz gibi “Bankamatik Milletvekili” Deniz Baykal!
2 CHP’li, 1 SHP’li eski Genel Başkanlar arasında neden yer almadı?!
Kaçındığı, “temkinli” davrandığı bir şey mi vardı?!
Denebilir ki:
“Rahatsızlığından, tedavi gördüğünden habersiz misin?”
Yo, haberliğim.
Milletvekili Yeminini aylar sonra etti ve o günden beri Kamutay’a (TBMM’ye) ayak basmadı, Kamutay Komisyonlarından birine ve Kamutay Genel Kurulu çalışmalarına katılmadı!
Yani…
Sağlık sorunun tedavisinden ötürü Milletvekili Görevini yapmadı!
Ama Milletvekili maaşını tıkır tıkır aldı!
Eski Genel Başkanların dünkü “suç duyurusu” eylemine isteseydi
katılabilirdi!
Tekerlekli sandalyeyle de olsa, Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na gelebilirdi!
Dilekçenin verileceği Cumhuriyet Savcısı’na kadar da çıkabilirdi!
Biri yardımcı olurdu.
Varsayalım…
Tekerlekli sandalyeyle de olsa, Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na gelmesi/getirilmesi, dilekçenin verileceği Cumhuriyet Savcısı’na kadar çıkması/çıkarılması olanaksızdı.
Şunu yapabilirdi:
Dilekçe metnini imzalardı.
Kızı Aslı Baykal’ı da, kendisini temsilen gönderebilirdi.
Neden yapmadı?!
AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanını kızdırmak mı istemedi?!
AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanın hışmına uğramaktan mı korktu?! Milletvekili Görevi’ni yapmadan Milletvekili Maaşı almasının gündeme getirilip Milletvekilliğinin düşürüleceğini mi düşündü?!
Veya başka nedenler mi vardı?!
Böylesi önemli, ciddi eylemde arkadaşlarının ve “Partim” dediği CHP’nin yanında yer almayacak da ne zaman yer alacak?!
Kendisinden hemen sonraki Genel Başkanın arkasında durmayacak da ne zaman duracak?!
Yoksa…
CHP Genel Başkanı iken “A Takımı” diye tanımlanan arkadaşları gibi, CHP ile yollarını ayırma peşinde mi?!
(Aslında çok iyi olur.)
“Bankamatik Milletvekili” Deniz Baykal bütün bunları açıklamalı!..
Yorum Yaz