Dün yandaş www.haberturk.com.tr internet gazetesinde “Hülya Koçyiğit’in ‘Fatma Girik’ anısı” https://www.haberturk.com/hulya-kocyigit-in-fatma-girik-anisi-hayranliktan-agladim-3330603-magazin başlıklı haberi okuyunca, 24 Ocak 2022 Pazartesi günü yaşama gözlerini kapayan, Türk Sineması’nın saygın oyuncusu, Türk siyasasının da saygın Belediye –Şişli- Başkanı Fatma Girik’in, 27 Ocak 2022 Perşembe günü İstanbul Şişli Belediyesi’nde düzenlenen “cenaze töreni”ne katılan ve orada bir konuşma yapa, sinemamızın “yandaş oyuncu”su Hülya Koçyiğit’in, basına yansıyan tümcesi usuma (aklıma) geldi.
O tümceye geçmeden, https://www.biyografi.info/kisi/hulya-kocyigit linkinden Hülya Koçyiğit’in biyografisini okumanızı isteyeceğim.
Hülya Koçyiğit, Fenerbahçe’deki futbol oyunculuğu bitiminde “iş insanı” olan, AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanının elini öpmek için hayli uğraş veren Selim Soydan’ın –büyük olasılıkla- etkisi ve katkısıyla 3 Nisan 2013’te AKP iktidarının açıkladığı “Barış Süreci’ni yönetecek 63 kişilik Akil İnsanlar” listesinde “Marmara Bölgesi Temsilcisi” sıfatıyla yer aldığından beri “tutkulu” ve “sadık AKP’li”dir.
“Hayır, olmaz, olamaz, olmamalı!” diyemem.
Ama…
Dünya lideri Kemal Atatürk, O’nun demokratik, laik Cumhuriyet’i, O’nun devrim ve ilkeleri karşıtı AKP’li Hülya Koçyiğit’in, meslektaşı merhum Fatma Girik’in tabutu başındaki konuşmasında “Her ne kadar farklı siyasi kulvarlarda olsak da biz, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı cumhuriyet kadınlarıyız”
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/hulya-kocyigit-fatma-girikin-cenaze-toreninde-konustu-ataturk-ilkelerine-bagli-cumhuriyet-kadinlariyiz-biz-miydik-cozum-surecinin-akil-insani–503775h.htm tümcesini etmesi hiç gerçekçi ve inandırıcı değildir!
Hülya Koçyiğit’i bu tümcesinden ötürü, “aynı siyasi kulvarda oldukları”, gerçekçi ve inandırıcı mı bulurlar, hoş karşılamaz, aforoz mu ederler?!
Bilemem.
Ancak…
Düşündaşlarım, gerçekçi, inandırıcı bulurlar da, AKP’nin “minik serçesi” Sezen Aksu da olduğu gibi “sahiplenme”ye kalkarlarsa…
Y a n a r ı m !
Sedef Kabaş’ımızı, Sezen Aksu’nun çok gerisine düşürdüklerine yandığım kadar!..
Gelelim…
“Amansız Atatürk karşıtı Nagehan Alçı” adlı kadının, yandaş www.haberturk.com.tr internet gazetesindeki köşesinde dün yayınlana “Sedef Kabaş’a özgürlük” https://www.haberturk.com/yazarlar/nagehan-alci/3330612-sedef-kabas-a-ozgurluk başlıklı yazısı(!)na.
Sedef Kabaş’mızla ilgi anısına ve düşüncesine yer veren yazısı(!)nın kimi yerlerinde “zırvalayan” ve de “Kemalizm’in bu ülkedeki en sert muhalifi olan Ahmet Altan gibi aydınlara sempatisini çok açık ortaya koyan bir gazeteci olan Sedef Kabaş nasıl bugün militan derecede Kemalist ve ulusalcı bir kadın olarak algılanır? Ahmet Altan hayranlığından Uğur Dündar hayranlığına nasıl ve ne ara transfer olmuş olabilir?” sorularını soran, Sedef Kabaş’ımıza usunca “kara çalma”ya yeltenen Nagehan Alçı, yazısı(!)nı “Bu soruların Türkiye’yi anlamak bağlamında çok ciddi ele alınması ve cevaplanması gerekir ama başka bir yazı konusu olarak…” dedikten sonra “Gelelim mevcut duruma… Sedef Kabaş’ın tutuklanmasını kesinlikle doğru bulmuyorum. Kullandığı üslup çirkin de olsa hakaret katalog bir suç yani tutuklanmayı gerektiren bir suç olamaz” paragrafıyla bitiriyor.
“Çirkin içerikli yazılar”a imza atıp duran yandaş Nagehan Alçı, Sedef Kabaş’ımızın tutuklanmasını –sözde- doğru bulmasa da, ben, tutukluluğun kısa sürmeyeceği, ikinci bir iş insanı Osman Kaval’a benzeri vakanın yaşanacağı kaygısı ve endişesindeyim!
Şundan:
İşin içinde, “konuşan, yürekli, bilge kadın” ve “derin kin, öfke” var!
Bu arada…
Önceki gün Trabzon’da 10 yaşındaki erkek çocuğunun siyasi amaçlı kullanılması…
O çocuğa, ülkenin ikinci büyük siyasi partinin Genel Başkanına “Hain” https://www.sozcu.com.tr/2022/gundem/erdogan-mikrofonu-verdi-al-bunla-soyle-6921442/ dedirtilmesi…
Hiç etik değil!..
Bu da…
Ülkede ve dünyada bir ilk!..
Yorum Yaz