ARINÇ, YAŞTAN MIDIR, “DİNDAR”LA “DİNCİ”Yİ KARIŞTIRDI!..

  • 0
150 150 bakikarakol

Ucube Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin Cumhur İttifakı ve Cumhur İttifakı İktidarı çizgisinde son günlerde siyasi söylem ve eylemlerde bulunan Diyanet İşleri Başkanlığı gibi güzide resmi kurumun başında Başkan sıfatıyla bulunan Prof. Dr. unvanlı Ali Erbaş’a soracağım tek soruyu içeren yazıma hazırlanırken, gazetelerin internet sitelerine, yakın zamanda partisi AKP’deki “özgül ağırlığı”nı gündeme getiren, “Şeyini şey ettiğimin şeyi” sözünün de sahibi AKP eski Milletvekili, Kamutay (Meclis) eski Başkanı Bülent Arınç’ın haberi düşünce, yarına bırakmaya, Arınç’ın dün TV5’te 4. Güç programında söylediklerini https://www.cumhuriyet.com.tr/siyaset/bulent-arinctan-akpye-sert-sozler-dindarlarin-gazabindan-korkmak-lazim-1870408 yazmaya karar verdim.

 

Hasan Basri Akdemir ile Mustafa Deniz’in sorularını yanıtlarken, Tokat AKP eski Milletvekili Resul Tosun’un laikliğin anayasadan kaldırılmasına ilişkin sözlerine karşılık “Bu kimseye yaramaz. Ne bu tartışmayı başlatanlara yarar, ne bunların temsil ettikleri kurumlara yarar. Sadece mevcut kamplaşmaların karşı karşıya gelişlerin ayrışmacı bir siyaset takip etmenin daha da keskinleşmesine yarar” diyen, ardından, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş için “Sayın Diyanet İşleri Başkanı da bir süredir bir tartışmanın içerisinde. İkinci defa atandığına göre o da bu tür konuşmalar yapmanın uzağında kalacaktır diye tahmin ediyorum” sözlerini eden Arınç, siyasadan (siyasetten) kalan bir deneyimini (tecrübesini) şöyle anlattı:

“Bizim dindar insanlarımızın bile tamamen tersine döneceğini bir gün göreceksiniz. 

Çünkü onlar dini böyle hamaset kokulu konuşmaların yanında cebine giren ve cebinden çıkan paraya bakar. Eğer onda bir eksilme görüyorsa, din, iman, vatan, millet bunlar bir kenarda durur, onlara saygısını eksik etmez ama değer yargıları tamamen değişebilir. 

88 yılında ilk defa hacca gidiyordum. Bütün kafilemiz havalimanına geldi. Dediler ki ‘Vizelerin bir kısmı yetişmedi sizi bir gün veya en fazla iki gün İstanbul’da misafir edeceğiz.’ Ben eşimle beraber anlayışla karşıladım ama kafiledeki insanlar o kadar büyük tepki gösterdiler ki, ağızlarından küfürler çıkmaya başladı. ‘Siz ne yapıyorsunuz?’ dedim.

Ondan sonra koktum ve dedim ki ‘Eyvah, dindarların gazabından korkmak lazım.’ İşlerine gelmeyen bir şeyle karşılaştıkları zaman ne aslandı ne kaplandı hiç birisini dinlemez bu insanlar. 

Biz 2002’de iktidara geldiğimiz zaman siyaset bu durumdaydı. Millet siyasetin dip yaptığını görüyor, siyasetçiden kaçıyordu. Öyle bir ortam bizim işimize yaradı. 2020 tüm varlığımızı ortaya koyduğumuz ve milletin bizi kabullendiği bir dönemdi ki 20 yıldır devam ediyor.”

 

Benim bildiğim, anladığım, gördüğüm, gözlemlediğim, tanıdığım dindarlar, Arınç’ın tanımına uymuyor!

Hiç uymuyor!

Arınç, dindarlarla dincileri karıştırıyor olmasın?!

Çünkü…

Arınç’ın anlattıkları, dindarlarımız değil, dincilerimiz!

 

Öncelikle…

Arınç’ın, dindarla dincileri karıştıran sözlerini düzeltmesi gerek.

Sonra da…

AKP’ye mi, muhalefete mi, Atatürkçülere mi laiklere mi, kime/kimlere ne ileti (mesaj) vermek istiyorsa, eğip bükmeden, kıvırmadan söyleyeceğini söylesin!

 

Gözdağı vermek amaç ve niyetindeyse, bilsin ki, cebine giren ve cebinden çıkan paraya bakan o dinciler, cürümleri kadar yer yakarlar!

 

25 Mayıs 1948 Bursa doğumlu Hukukçu Bay Arınç…

Siz, sizinkilerin gazabından korkun ama korku algısı yaratma oyunu oynamayı bırakın!

Oynasanız da sonuç elde edemezsiniz!

Biz sizi, sizinkileri çok iyi bilir, iyi tanırız!

Sözünüz AKP’ye ise buyurun karşılarına çıkın, aslan, kaplan kesilin!   

Yoksa…

Yaştan mıdır, dindarla, dinciyi karıştırdınız!

Doktora görünün…

  • 0

Yorum Yaz

Email adresiniz paylaşılmayacak.