TBB BAŞKANI FEYZİOĞLU İSTİFA ETSİN, AVUKATLIĞI BIRAKSIN, “NABZA GÖRE ŞERBET”Çİ MERHUM DEDESİ GİBİ SİYASETÇİ OLSUN!..

  • 0
150 150 bakikarakol

“Çağdaş Hukuk”a, “Bağımsız Yargı”ya sonsuz güven duyan biri olarak, “Savuna hakkı” ve “Barolar’ın parçalanmaması” için illerinden Ankara’ya sembolik yürüyüş yapan 80 ilin Baro Başkanının Ankara’da polis tarafından önü kesilerek, Ankara’ya girişlerine, Anıtkabir’i ziyaretlerine izin verilmemesine, itiş kakış yaşanmasına içim parçalandı!..
Utandım!..

Dün (22 Haziran 2020 Pazartesi), Atatürk Türkiye’si ülkemizde “Kara Gün” yaşanmıştır ve tarih böyle yazacak!..

Polis engeli yetmezmiş gibi, lümpen işçiler kışkırtılarak, Yargı’nın olmazsa olmazlarından “Avukatlar”ımıza saldırtılması bir başka çirkinlik, ayıp!..

Dünyada olumsuz karşılanan bu olayla ülkemiz, halkımız gene “ciddi zarar” gördü!..

Avukatların il bazında örgütlendikleri “Baro”ları var…
Barolar da, “Türkiye Barolar Birliği (TBB)” çatısı altında toplanmışlar…
Etkin ve etkili örgüttür…
Başında “Prof. Dr. Av. Metin Feyzioğlu” adında biri var…

Feyzioğlu iki yıl öncesine kadar, keskin, tutarlı, demokrat, AKP iktidarına karşı hukuk savaşı veren biriydi!..
İki yıldan beri, bambaşka biri oldu!..

Ne oldu da, iki yıl öncesine kadar “hukuk”, “bağımsız yargı” savaşımı verdiği siyasi görün safına geçti?!.
Bilinmiyor!..

Neden?!.

Dün, meslektaşları ve Başkanı olduğu “Birliğin” üyeleri, ülkenin Başkenti Ankara’ya giremezken, geceyi, polis çemberinde “yolda” geçirirken, TBB Başkanı Feyzioğlu yoktu!..

İnanılır, kabul edilir gibi değil!..

Neden yoktu?!.

Saf değiştirdiğinden!..

Neredeydi?!.

İki yıldan beri, değiştirdiği saftakilerin yanında!..

AKP-MHP ortaklı Cumhur İttifakı İktidarı’nın yandaşı olan Metin Fevzioğlu, 16 Baro Başkanı ile Anıtkabir’e çıktı!..
Ağzında tek “siyah maske” onda vardı; diğerleri “beyaz maske”liydi!..

Basına da açıklama yaptı, şunları söyledi:
“Biz Türkiye Barolar Birliği olarak baroların yapısını ve seçim sistemini ilgilendiren kanun teklifi ön hazırlıkları ile ilgili Meclis’te çok yoğun bir çalışma içindeyiz. Altını çizerek söylüyorum çoklu baroyu doğru bulmuyoruz. Bunun yanlışını da gerekçeleri ile anlatıyoruz.
Bugün bazı baro başkanlarımız çeşitli illerden Ankara’ya geldiler ve şehir girişinde kısa bir yürüyüş yaparak, Anıtkabir’e geçmek istediler. Silahsız saldırısız şiddetsiz yürüyüş yapmak temel haktır. Polis ise otobüslerle Anıtkabir’e gidilebileceğini ama yürüyüşe izin vermeyeceklerini söyledi. Ben ve bazı baro başkanlarımız şehir dışından gelen baro başkanlarımızı Anıtkabir’de bekliyorduk.
Haberi alınca önce saygı duruşumuzu gerçekleştirdik. Sonra TBB Yönetim Kurulu üyeleri ve oradaki tüm baro başkanları şehir girişine intikal ettiler. Ben de o andan itibaren Adalet ve İçişleri Bakanlarımızla, Ankara Valimizle, Emniyet Genel Müdürümüzle görüşüyorum. Kimseye zararı olmayan bu yürüyüşün engellenmesinin yanlış olduğunu izah ediyorum. En son Sayın Meclis Başkanımıza gittim. Kendisi de devrede. Krizin kimseye faydası yok. Çözüleceğine inanıyorum.
Biz TBB olarak yürüyüşe katılmıyoruz. Onun yerine Meclis’te çalışmayı tercih ediyoruz. Ancak yürümek isteyen başkanlarımızın bu taleplerini saygıyla karşılıyoruz. Temel haklarının engellenmesini doğru bulmuyoruz. Belki bazıları sorunlara yaklaşımımızdaki yöntem farklarından düşmanlıklar yaratmak isteyebilir. Buna gerek yok. Meslektaşlarımız da vatandaşlarımız da kriz değil çözüm istiyor. Kavga değil huzur istiyor.
Hepimizin birbirimize hoş görülü olması lazım. Biz TBB olarak meslektaşlarımızın dağ gibi birikmiş sorunlarını çözmek için çalışıyoruz. Tüm barolarımızla da bu konuda her zaman olduğu gibi işbirliği yapmaya devam ediyoruz.”
https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/feyzioglu-devrede-krizin-cozulecegine-inaniyorum-1746763

Önceki gün (21 Haziran 2020 Pazar) Sözcü Gazetesine konuşan İstanbul Barosu Başkanı Av. Mehmet Durakoğlu’nun şu sözleri önemli, anlamlı:
“*Artık Metin Feyzioğlu bence avukatlığın bir sorunudur.
* Metin Feyzioğlu bu getirilen teklifin ortağıdır, belki yazıcısıdır, katibidir.
* Ortak bir yazım söz konusuysa ortaklığın içerisindedir.
*80 baroyla birlikte kendisinin de imza attığı metne ihanet etmiştir.
* Bu yetmediği gibi, baro başkanlarına da tuzak kurmuştur.”
https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/ankaraya-yuruyen-durakoglu-sozcuye-konustu-artik-feyzioglu-avukatligin-bir-sorunudur-5886547/

Gelin, 2014’ün Mayıs ayının 10’una gidelim…
O gün, Danıştay’ın 146’ıncı yıldönümüdür…
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da oradadır…

Erdoğan salona girişte el sıkışıp şakalaştığı TBB Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu’na, kürsüde uzun konuşmasından ötürü, oturduğu yerden “Yanlış konuşuyorsun” diyerek, tepki gösteriyor…
Feyzioğlu ”Neyi yanlış konuşuyorum Sayın Başbakan’ım?” diye soruyor, ”Böyle bir edepsizlik olmaz ki” yanıtını alıyor…

Ve karşılıklı söyleşme uzayıp gidiyor…
Verdiğim linki tıklarsanız, gerisini okursunuz: https://www.hurriyet.com.tr/gundem/feyziogluna-kizan-basbakan-toreni-terk-etti-26391061

Acaba…
“Edepsizlik” sözcüğü zamanın Başbakanı tarafından yüzüne söylenen Feyzioğlu, saf değiştirmesini, Baroların parçalanmasını, Baro Başkanlarına dün Ankara’da yapılanlara karşı duruşunu kendini nasıl tanımlar?!.

Metin Feyzioğlu artık TBB Başkanı değildir, olamaz!..
İSTİFA ETMELİDİR!..
Yetmez…
AVUKATLIĞI BIRAKMALIDIR!..

Bilsin ki…
Hukukta “nabza göre şerbet” olmaz, siyasette olur!..
Siyasete atılsın, “nabza göre şerbet”çi merhum dedesi devlet ve siyaset adamı Prof. Dr. Turhan Fevzioğlu gibi siyasetçi olsun!..

  • 0

Yorum Yaz

Email adresiniz paylaşılmayacak.