CUMHUR İTTİFAKI VE CUMHUR İTTİFAKI İKTİDARI ORTAKLARI AKP, MHP ARADIKLARI DONEYİ BULDULAR!..

  • 0
150 150 bakikarakol

Tam düşündüğüm gibi oldu…

Emperyalist ABD’nin “bunak” 46’ıncı Başkan’ı Joe Bıden, 24 Nisan 2021 Cumartesi günü, sözde “Ermeni Soykırımı”nı kabul etmesine ilişkin zırvalamasına, dün öğleden önce ilkin Cumhur İttifakı’nın ve Cumhur İttifakı İktidarı’nın küçük ama etkili ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu.
İttifak olarak, çok kötü yakalandıkları sıkışık durumdan çıkışlarına yarayacak, ellerini güçlendirecek, siyasi rakiplerini linç edecek, aradıkları doneyi buldu, işaretledi.
Bahçeli “ABD’nin yeni başkanı, seçim kampanya döneminde Ermeni lobilerinin gözüne girmek, siyasi desteklerini almak niyetiyle sözde soykırımı tanıyacağını duyurmuştu. Sonunda lobilerin oyuncağı, diasporanın tutsağı olduğunu 24 Nisan günü tarih cinayeti işleyerek, yalana sımsıkı sarılarak ispat etmiştir” dedi, ekledi:
“Bay Başkan, Beyaz Saray’da Cumhur İttifakı’nı nasıl yıkarım, zillet ittifakını nasıl kollarım, Türk tarihini nasıl karalarım diye hesap yapmayı bırak ve şunu aklından çıkarma ki, Türk milletine sözde soykırım iftirası atacak en son ülke bile siz değilsiniz.
Hepimiz Ermeni’yiz diyenlere açık açık sesleniyorum, sizin ne olduğunuz değil bizim sizi nasıl gördüğümüz önemlidir.
Size bakınca boşluk ve hiçlik görüyoruz, ama siz bize bakınca ya Talat Paşa’yı, ya Enver Paşa’yı ya da Mustafa Kemal Paşa’yı
(Talat’la, Enver’le dünya lideri Kemal Atatürk’ü nasıl karşılaştırır, eş görüyor?! Hayret! B.K.) gördüğünüzden adımız gibi eminiz.
Meclis’te grubu bulunan, bu milletin ekmeğini yiyip suyunu içen, devletin hazinesinden geçinip saltanat süren HDP isimli örgütün PKK’nın uzantısı olmasının yanında ASALA’ya da uyduluk yaptığını cümle alem görmüştür.
HDP Merkez Yürütme Kurulu, 24 Nisan’daki açıklamasında
(https://halktv.com.tr/gundem/hdpnin-soykirim-aciklamasina-tepki-455499h B.K.) sözde Ermeni soykırımının bu topraklarda yaşandığını, adaletin de bu topraklarda sağlanması gerektiğini şerefsizce iddia etmiştir.
Bu hainler korusu, Türkiye’nin Ermeni soykırım utancıyla yüzleşmesini istemiştir.
Kürt kökenli kardeşlerim artık gözünü açsın, artık kararını versin; bölücü terör partisi HDP’nin kökü de kimliği de Ermeni’dir.
Anadolu’nun Hristiyanlardan arındırıldığını söyleyecek kadar Türk ve İslam düşmanı olan bu soysuzlarla aynı havayı teneffüs etmek bile günahtır.
Hala demokrasi diyerek HDP’ye destek çıkacak var mıdır?
Şu kadar oy aldı, bu kadar milletvekiline sahip diyecek bir köksüz ortaya çıkacak mıdır?
Bu şer yuvası, bu ASALA temsilcisi, bu terör acentesi hala faaliyetlerine pişkince devam edebilecek midir?
6-8 Ekim olaylarıyla ilgili Ankara 22.Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülmeye başlayan davanın 108 sanığı için gün yüzünü haram edecek karar çok kısa süre içinde alınmalı ve HDP’nin kapısına hukukun mührü vurulmalıdır.
Bu parti görünümlü kanlı şebeke kapatılmalıdır.
Bunlardan hiç kimse siyasette bulunmamalıdır.
Milletimize soykırımcı diyen bu canilere Erivan’ın kapıları açıktır.
Paşinyan
(Ermenistan Başbakanı B.K) da istifa etmiştir, buyursunlar, çok iyi bildikleri dağ yollarından Ermenistan’a terörist kamuflajlarını giyerek iltica etsinler.
Bu milleti sevmeyenleri sevmeyiz, bu devlete katliamcı diyenleri asla affetmeyiz.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Biden seçildikten kısa bir süre sonra alelacele tebrik mesajı paylaşmıştı.
Aynı aceleyi Biden’ın sözde soykırım açıklamasına karşı göstermedi, henüz çıtını bile çıkaramadı.
Dahası HDP’ye tek bir laf etmedi, edemedi.
Aynı şey İP’in başkanı için de geçerlidir.
O da Biden’e şablon sözlerle, suya sabuna dokunmayan ifadelerle tepki gösterdi, döndü dolaştı aynı Öztrak gibi hükümetin dış politikasını eleştirmeyi tercih etti.
Özellikle Kılıçdaroğlu’na soruyorum; seni korkutan nedir? Seni sindiren nedir? Seni soykırım suçlamasına karşı sessizliğe gömen hangi açıklarındır?
Hiç mi utanmıyorsun? Hiç mi Allah’tan korkmuyorsun?
Bu CHP’yi ne hallere düşürdün? Kendini nasıl pazarladın? Kimden hangi sözleri aldın?
HDP’yle ittifak kuranlar bizim gözümüzde tarihi yanlışın içindedir.
Tarihle değil zilletle yüzleşmenin vakti gelmiştir.
HDP’ye tepki gösteremeyen CHP’si, İP’i ve diğerleri ASALA’nın çizgisindedir, Ermeni çetelerinin izindedir, PKK’nın dibindedir.
Türk milleti bu zillete katlanamaz, bu hıyanete müstahak olamaz, bu kokuşmalara meydanı boş bırakamaz.
Batsın sizin ittifakınız, batsın sizin siyasetiniz.
Bu kadar mı düşmansınız Türkiye’ye?
Bu kadar mı uşaksınız küresel güçlere?
Bu kadar mı satıldınız bedelinizi en çok ödeyenlere?
Suyun derin olup olmadığını iki ayağımızla test etmeye gerek yoktur.
Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar beklemeye hakkımız yoktur.
Aziz milletim, büyük milletim, oyunu görün, onursuzları bilin, soykırım lobisini tanıyın, yarın geç olmadan zillete hak ettiği dersi verin.
Vurun tokadı gitsin bunların alayı.
http://www.mhp.org.tr/htmldocs/mhp/4810/mhp/Milliyetci_Hareket_Partisi_Genel_Baskani_Sayin_Devlet_BAHCELI__nin_TBMM_Grup_Toplantisinda_yapmis_olduklari_konusma_27_Nisan_2.html

Öğleden sonra da, Kamutay’ın ana gündemi aynı konuydu.
MHP grubu adına konuşan Grup Başkanvekili Sakarya Milletvekili Muhammed Levent Bülbül, Genel Başkanı Bahçeli gibi uzun konuşmadı, “Bu, tarihin gördüğü en büyük ikiyüzlülüktür, tarihin gördüğü en büyük adaletsizliktir ve bu adaletsizliğe, bu ikiyüzlülüğe muhatap olan ne yazık ki Türklerdir, Müslümanlardır. Bütün bu gerçekler karşımızda duruyor olmasına rağmen hâlâ bizim başımızı öne eğdirmek istercesine bizi suçlulukla itham edenler, efendim, utanacağımız bir tarihimiz olduğunu ifade edenler, asıl bu suçlardan dolayı Türkiye’nin ve Türk milletinin mağduriyetini ortaya koymamaktan, bu gerçekleri görmemekten dolayı utanmalılar ve bu noktada tarih önünde hesap vermek durumundadırlar. Bunu, bu tavırları, özellikle Türkiye içerisinde -gerek siyasi partiler gerekse sivil toplum kuruluşları olsun- bu tavırları ortaya koyanları şiddetle ve lanetle kınadığımızı buradan ifade etmek istiyorum. Biden’ı bir sözle, bir cümleyle telin edip kınayıp arkasından 10 cümleyi, 15 cümleyi devletimizi, memleketimizi ve milletimizi suçlamakla geçirenleri ve bu şekilde ifadeler kullananları da milletimizin takdirine sunmak istiyoruz.”
https://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/Tutanak_B_SD.birlesim_baslangic?P4=23592&P5=H&page1=11&page2=11 demekle yetindi.

AKP Grup Başkanvekili Çankırı Milletvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu ipi gerdi, “23 Nisan Türkiye Büyük Millet Meclisinin 101’inci yılını hep beraber coşkuyla kutladık. (Coşkuyla mı kutladık?! Ne koca yalan?! B.K.) Bunun akabinde, 24 Nisanda maalesef her yıl Amerika Birleşik Devletleri tarafından Demoles’in kılıcı gibi milletimizin, devletimizin ve geçmişimizin üzerinde sallandırılmaya çalışılan bu şantaj artık Amerika Birleşik Devletleri tarafından tüketildi. Bir iftirayla, bir yalanla Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Joe Biden atalarımızın, milletimizin soykırım yaptığını iftirayla iddia etti. Bütünüyle bunu kendisine iade ediyoruz, bunu reddediyoruz ve bu açıklamayanı kınıyoruz. Bu ancak ve ancak zırvalamaktır ve zırva tevil götürmez.”
https://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/Tutanak_B_SD.birlesim_baslangic?P4=23592&P5=H&page1=13&page2=13
dedi, şöyle sürdürdü:
“Amerika Birleşik Devletleri Başkanının bu konuyla ilgili, soykırımcı olarak görmek istediği bir kimse varsa mutlaka tarihine baksın, Kızılderililere baksın, siyahi vatandaşlara baksın ve kendi yüzlerine aynaya baksın; soykırımcıyı görsün diyorum. Bu konuyla ilgili Sayın Cumhurbaşkanımız aslanlar gibi okkalı bir cevap vermiş, bir Osmanlı tokadını Biden’ın suratına indirmiştir. (Halla halla! Öyle mi oldu?! Biz niye göremedik! B.K.)
Evet bir taraftan, böyle dışarıdan alçakça birtakım iftiralara, saldırılara maruz kalırken içeriden de âdeta beşinci kol faaliyeti çerçevesinde iftiralara ve gerçekten de utanç vesikası olabilecek…
(…) Bir taraftan, Amerika Birleşik Devletlerinin bu tür saldırıları devam ederken ondan önce rol çalmak suretiyle, onların sesi olmak, emperyalizmin sesi ve borazanı olmak üzere, ne yazık ki, içeride de birtakım iftiralarla HDP MYK’sinin bildirilerine maruz kaldık. Bu, utanç vesikası olarak size yeter. HDP bu utanç vesikasıyla yüzleşmeli ve aziz milletimizden, devletimizden, bütün atalarımızdan özür dilemelidir.
1915 olayları öncesinde Birinci Dünya Savaşı’na girmiş olan Osmanlı Devleti, atalarımız yedi düvelle cephelerde savaşırken, maalesef, Taşnak ve Hınçak Ermeni çetelerinin, terör çetelerinin birtakım kışkırtmalarına maruz kalarak, onlarla beraber Türk ve Kürt bütün Müslüman ahaliyi yok eden, zalimlikle katleden bu Ermeni terör çeteleri, evet, 1970’li yıllarda ASALA olarak devam etmiştir. ASALA terör örgütü de yerini PKK terör örgütüne bırakmıştır. Dolayısıyla, bu bildiri, HDP’nin bu bildirisi ancak ASALA’nın bildirisi olabilir, ASALA’nın.
Dolayısıyla, PKK da HDP de bu bildirisiyle Türk ve Kürt bütün ecdadımıza, dedelerimize ve ninelerimize bühtanda, iftirada bulunmuştur; hakaret etmiştir. Dolayısıyla, gerek Ermenistan gerek Amerika Birleşik Devletleri gerekse HDP, milletimizin bütün fertlerinden, atalarımızdan ve devletimizden mutlaka özür dilemelidir.
Bir çift sözüm de Millet İttifakı’nın paydaşlarınadır. Evet, sonuç itibarıyla olay burada çok açık.
Dışarıda Biden saldırıyor, iftira ediyor ve zırvalıyor, ona gereken cevabı verdik.
(Pardon! Nasıl verdik?! B.K.) Bununla beraber içeriden de ASALA ağzıyla, PKK, YPG ağızıyla HDP MYK’sı bildiri ortaya koyuyor.
Peki, ey Millet İttifakı’nın bileşenleri, ortakları ne için ne İYİ Parti’den ne CHP’den buna ilişkin bir kınama, bunu reddettiğinize dair bir söz sizden işitmedik ve işitmiyoruz.
(Bangır bangır bağırdılar, yerdiler, tepkilerini koydular! Neden yadsınır?! B.K.) Duymazlıktan, bilmezlikten ve görmezlikten mi geliyorsunuz? Sayın Kılıçdaroğlu’nun yaklaşımıyla ortağınızın bu bildirisine miyavlıyor musunuz (Çok çirkin bir söylem! Ayıp!) B.K.) yoksa kükrüyor musunuz aslan gibi? Hadi görelim bakalım sizi.” https://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/Tutanak_B_SD.birlesim_baslangic?P4=23592&P5=H&page1=14&page2=14

Oturumu yöneten Kamutay Başkan Vekili Haydar AKAR, bu satışma üzerine, HDP Grup Başkan Vekili İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluç’a söz verdi.
Sözlerine “Şimdi, bu sataşmalara kısaca cevap vermek istiyorum” tümcesiyle giriş yapan Oluç şunları söyledi:
“Birincisi, şunu söyleyelim: Halkların Demokratik Partisi 2014 yılından bu yana 1915 https://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/Tutanak_B_SD.birlesim_baslangic?P4=23592&P5=H&page1=14&page2=14
olaylarıyla ilgili yaptığı bütün 24 Nisan açıklamalarında aynı tutumu sergilemiştir, aynı tutumu takınmıştır ve aynı analizi yapmıştır. Dolayısıyla Halkların Demokratik Partisinin 24 Nisan, bu yılda yaptığı açıklama ilk defa yapılan bir açıklama değildir. Merak edenler 2014’den bu yana yaptığımız bütün basın açıklamalarına bakarak söylediklerimizi orada görebilirler, önce bunu belirteyim.
Dolayısıyla o günden bugüne kadar Mecliste grubu bulunan partiler bu ifadelerle, biraz evvel Sayın Akbaşoğlu’nun ifadeleriyle bize yönelik herhangi bir değerlendirme yapmamışlardır. Şimdi niye Adalet ve Kalkınma Partisi bu ihtiyacı duyuyor? Çünkü Adalet ve Kalkınma Partisinin Genel Başkanı, Biden’in yaptığı karşısında son derece yumuşak ve diplomatik bir cevap vermiştir. Onun acısını bizden çıkarmaya çalışıyor.
(Acısını çıkarmıyor, malzeme yapıyor, yapacak! B.K.) O öyle olmaz. Birincisi bunu söyleyeyim.
İkincisi, şimdi, bakın, 23 Nisan 2014 yılında bir açıklama yapılıyor, o açıklamadan size bazı cümleler okuyacağım. O açıklamada diyor ki: ‘20’nci yüzyılın başındaki koşullarda hayatlarını kaybeden Ermenilerin huzur içinde yatmalarını diliyor, torunlarına taziyelerimizi iletiyoruz.’
Devam ediyor açıklama: ‘Her din ve milletten milyonlarca insanın hayatını kaybettiği Birinci Dünya Savaşı esnasında tehcir gibi gayri insani sonuçlar doğuran hadiselerin yaşanmış olması Türkler ile Ermeniler arasında duygudaşlık kurulmasına ve karşılıklı insani tutum ve davranışlar sergilenmesine engel olmamalıdır.’ İmza Recep Tayyip Erdoğan.
Şimdi, bakın, bu konuyu biz hep şöyle değerlendirdik: ‘Bizim topraklarımızda 1915’ten sonra -daha öncesinde de var ama- hiçbirimizin kabullenmeyeceği, doğru bulmadığı birçok şey yaşandı. Bu yaşananların değerlendirilmesi yine bu topraklarda ve bu Meclisin içinde olmalıdır’ dedik, bugüne kadar ve aynı fikrimizde devam ediyoruz.
Yani ‘Emperyal ülkelerin kendi çıkarları doğrultusunda açıklamalar yapmaları, adım atmaları yerine Türkiye Büyük Millet Meclisi bu topraklarda, bu ülkede yaşanmış olanların değerlendirmesini yapmalı ve bu konuda uluslararası alanda herhangi bir siyasi istismara yol açmayacak adımları atmalıdır’ demişiz. 30 Ekim 2019’da bu Mecliste yine bu konuda bir açıklama yaptık, ben okudum bu açıklamayı, zamanı geldiğinde bunu tekrar dile getireceğim. Bakın, 1965’ten beri 30’dan fazla ülkenin parlamentolarında çeşitli yıllarda -sayabiliriz de vakit kısıtlı olduğu için sayamıyorum- bu yönde kararlar alınmıştır ve her seferinde bu Meclis bu tepkileri göstermiştir ama Meclisin yapması gereken, kendi tarihini değerlendirerek bu konuda uluslararası alanda herhangi bir şekilde istismara ve kullanmaya yol açılmayacak bir sonuca ulaşmaktır.
Bu yapılmadığı için, Meclis üzerine düşeni yapmadığı için esas itibarıyla Türkiye bu tartışmalarla uluslararası alanda yüz yüze gelmektedir, sorun yaşamaktadır. Bunun yolu sorumluluktan kaçmak değil, sorumluluğu üstlenerek oturup enine boyuna konuşarak bir sonuca varmaktır. Bu konudaki çağrılarımızı devam ettiriyoruz, bize yönelik yapılan hakaretamiz bütün iddiaları da kendilerine aynen iade ediyoruz.”
https://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/Tutanak_B_SD.birlesim_baslangic?P4=23592&P5=H&page1=15&page2=15

AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı bugün grup toplantısı yapacak mı?
Yaparsa, görelim bakalım neler söyleyecek?

İyi Parti’nin de var…

  • 0

Yorum Yaz

Email adresiniz paylaşılmayacak.